Misli.com Sultanlar Ligi final serisinin ilk maçı, THY karşısında fazla zorlanan normal sezonun namağlup lideri Eczacıbaşı Dynavit’in Vakıfbank karşısında uçurumun kıyısından dönen Fenerbahçe Opet’e karşı nasıl bir reaksiyon göstereceği sorusunu barındırıyordu sevgili voleybolseverler. İki gün önceki savaşta ayakta kalan sarı lacivertliler, o maçın hemen akabinde kendisini öldürmeyen şeyin nasıl güçlendirdiğini izleyen herkese gösterdi.
Beklendiği gibi
Beklendiği gibi sarı lacivertiler, servisi Hande Baladın’ın üzerine yıkarak başladı maça. Milli smaçörü zaman zaman bunaltan ev sahibi takım, Ana Cristina De Souza’nın “Maçın oyuncusu” performansına rağmen gerekli zamanlarda ortayı yeterince kullanmamasının cezasını ilk seti kaybederek ödedi. 5 sayı önde iken Eczacıbaşı Dynavit’in adeta kendisini uyutarak geri dönmesi ve ortadan mükemmel (%80H 4/5) oynaması, defanstan çıkan toplara hücum ederken -hatalı tercihler nedeniyle- turuncu beyaz defansı aşamaması (%20H 2/10), 4 numaradan rahat top öldürebilen Melissa Vargas’ı anlamsız bir şekilde –iyi manşet getiremezken- 2 numaraya kaçırma arzusu, Fenerbahçe Opet için ilk setin neden kaybedildiğinin temel cevapları olacaktır.
İkinci set ile ortayı daha aktif kullanan Macris Carneiro, bunun ödülünü aldı. Her iki takımın da hücumda tel tel döküldüğü sette ortadan 4 sayı bulan (4/8 %50) ev sahibi takım, Eczacıbaşı Dynavit’in ilk sette attığı etkili servisleri kullanan taraf olunca, ortaya açık farklı set skoru çıktı. Servisleri ilk setin aksine Irina Voronkova’ya adresleyen sarı lacivertliler, Rus oyuncunun hatalarından çok ekmek çıkardı kendine. Farklı skorda servisler ve orta hücumlar kadar etkili olan bir başka faktör, ilk seti çok az hata ile oynayan konuk ekibin ikinci sette kendi hatalarından rakibe 11 sayı vermesiydi.
İki gün önce Vakıfbank gibi bir rakibe karşı çok iyi bir oyun sergileyen Eda Erdem Dündar’ın zaman zaman attığı etkili servisler haricindeki zayıf performansı, Aslı Kalaç’ın özellikle bloktaki müthiş oyunu ile rahatça kompanse edildi. Kalaç’ın hücumda %60 (3/5) oynadığını da ayrıca belirtelim.
Vakıfbank karşısında takımın en zayıf karnı olarak göze çarpan Arina Fedorovtseva’nın bugün de iyi oynadığını söyleyemeyiz. Takımın ritmini bularak her geçen an büyüdüğü dördüncü sete dek %31.3 (5/16) ile hücum eden Rus smaçör, son sette %50’yi buldu ve biraz olsun moral kazandı. Zaman zaman çok etkili smaç servislerle rakibi bunaltan Fedorovtseva, bazen de son derece anlamsız hatalar yaptı. Bu anlarda sarı lacivertli taraftarlar, genç oyuncuyu dakikalarca alkışlayarak moralinin yerine gelmesi için uğraştı. Zoran Terzic, 3 ve 4.setler arası zamanın tamamını Rus oyuncuyla konuşmak için harcadı dersek, Fedorovtseva’yı ayakta tutmak için ne denli çaba harcandığı daha iyi anlaşılır. Kazandıkça Terzic’in bu konuda üzerine gidilmez. Ancak olası kayıpta neden Meliha Diken’in yalnızca arkada manşete girdiği, Fedorovtseva %22 ile top öldürürken neden Diken’in önde de kullanılmadığı sorgulanır.
Boskovic’in sırtında nereye kadar?
Normal sezonu 26’da 26 yaparak zirvede tamamlayan Eczacıbaşı Dynavit’in hedef maçlarda kayıp olduğunu daha önce de yazmıştık. Yıllardır Tijana Boskovic’in sırtında başarı arayıp her seferinde hüsrana uğrayan Ayazağa ekibi, bu sene kesenin ağzını açıp hatırı sayılır oyuncuları kadrosuna katmış, daha fazla yıldız ile daha yüksek oranda takım oyunu hedeflemişti. Ancak turuncu beyazlılarda işler biraz sıkıntıya girince yük bir anda Sırp yıldızın üzerine biniyor. İlk sette iyi servis atarken yapılan homojen pas dağılımı sonucu Boskovic de %83 (5/6) gibi bir oran tutturmuştu hücumda. Ancak kalan bölümde servis etkinliğinin düşmesi, De Souza ve Fedorovtseva’nın beklenenden iyi, Gizem Örge’nin ise mükemmel manşet getirmesi, buna karşın Ayazağa ekibinin istediği manşeti alamaması pas dağılımındaki homojenliğin bozulmasına neden oldu. Farklı kaybedilen 2.setin ardından 3.sette Maja Ognjenovic, pasların %53.6’sını (15/28) Boskovic’e yönlendirdi ve Eczacıbaşı Dynavit’te beklenen o devrimin gerçekleşmediğini kanıtladı izleyenlere.
Tıpkı çaprazındaki Irina Voronkova (%52 11/21) gibi Ognjenovic’in hızlandırdığı pasları sayıya çevirme (%50 8/16) konusunda başarılı bir grafik sergileyen Hande Baladın’ın manşetteki sıkıntısı, hücumdaki olumlu görünümünü olumsuza çevirdi. İlk sette döktüren orta oyuncuların kalan bölümde dökülmesi (2-3-4. setler %22.2 4/18) ise Eczacıbaşı Dynavit’in mağlubiyetindeki bir başka faktördü.
İki smaçörün de manşette fazla sıkıntı yaşaması, zaten iyi bir gününde olmayan libero Simge Aköz’ün de bu iki oyuncuya yardım etmeye çalışırken helak olmasına neden oldu.
İkinci sette 6 oyuncusunun tamamını yedeklerle değiştirmiş Eczacıbaşı Dynavit’te skor 23:12 iken Beyza Arıcı’nın hücumunda -top yaklaşık 1 metre dışarı düşmüşken- Ferhat Akbaş’ın GDS isteği, fair-play açısından son derece anlamsız ve gereksizdi.
Tereyağından kıl çeker gibi
Maçın genelinde fazla tartışmalı pozisyon yaşanmadı. Buna rağmen atmosferin inanılmaz, stresin yüksek olduğu bir final maçını mükemmel yönetti Ozan Sarıkaya-Mehmet Gül ikilisi. Bizlere de kendilerini tebrik etmek düştü.
Voleybol dolu günler dileğiyle,
Kayhan Kösem