Vakıfbank Spor Kulübü Başkanı Ömer Faruk Ergin, voleybolda hafta sonunda gerçekleştirilecek CEV Kadınlar Şampiyonlar Ligi Dörtlü Finali sonunda kupanın İstanbul’da kalacağını ve kazananın Vakıfbank olacağını savundu.
Ergin yaptığı açıklamada, Dörtlü Final’in ilk maçında karşılaşacakları ev sahibi Galatasaray Daikin’in iyi bir organizasyon yaparak Dörtlü Final’i İstanbul’a kazandırdığını belirterek, “Biz de bir kez daha burada sahaya çıkacağız. Kazandığımız şampiyonlar ligi kupasını yine Burhan Felek’te kaldırmıştık. Bunu bir kez daha yapmak istiyoruz” diye konuştu. “Favoriyiz demek istemiyoruz” ifadesini kullanan başkan Ergin, şöyle konuştu: “Biz kupayı ilk kazandığımızda da Fenerbahçe ev sahibiydi ve kesin favori olarak görülüyordu. Biz beklenmeyeni yaptık ve kürsüye çıktık. Geçen yıl da biz favorilerden biriyken, çeyrek finalde Cannes’a elendik. Bu nedenle teknik ekibimiz çok büyük bir özenle çalışıyor. Bu oyunda hataya yer yok. Hatasız olmak için büyük bir disiplinle çalışıyoruz. Bunu İstanbul seyircisinin önünde bütün dünyaya göstermek istiyoruz. Çünkü buradaki Dörtlü Final aynı zamanda Avrupa ve dünyanın en iyi oyuncularının sahne alacağı bir gösteri olacak. İlk hedefimiz, Galatasaray Daikin’i geçmek, sonra karşımıza hangi takım gelirse onu yenerek şampiyonluk kupasını kaldırmak olacak. Ancak beni sevindiren bir başka şey daha var; o da, kim kazanırsa kazansın, finalde bir Türk takımı olacak. Gönlümden geçen, iki Türk takımından birinin birinci, diğerinin de üçüncü olarak aynı podyumda bayrağımızı dalgalandırmasıdır.”
“Bu hafta sonu başka bir hedefimize ulaşmak istiyoruz”
Ömer Faruk Ergin, sezon başından beri önlerine koydukları hedefler doğrultusunda hareket ettiklerini ve bu hafta sonu bir başka hedeflerine ulaşmayı istediklerini dile getirdi. Vakıfbank’ın Türkiye’ye Şampiyonlar Ligi, Challange ve Top Teams kupalarını kazandıran bir kulüp olduğunu hatırlatan Ergin, “Türkiye’ye Şampiyonlar Ligi kupasını ilk getiren kulüp olmanın da gururunu halen yaşıyoruz. Yeni sezona başlarken antrenörümüz Giovanni Guidetti ve teknik ekibin izleyip listeye aldığı oyuncuları takıma kazandırdık. Tabii ki bunu yaparken bir de hedef koymanız gerekiyor. Bizim ilk hedefimiz Şampiyonlar Ligi Dörtlü Finali’ne katılmaktı. Bunu başardık ve çok mutluyuz. Dörtlü Final öncesinde bir diğer hedefimiz olan Türkiye Kupası’nı da kazandık. Bu hafta sonu bir başka hedefimize ve kupaya ulaşmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Umarım bir 34 maç daha yenilmeyiz”
Kulüp başkanı Ergin, sezon başından beri tüm kulvarlarda yenilgisiz giden takımının, aynı doğrultuda gitmesini umduğunu söyledi. Her maça tek tek bakıldığında sorunun olmadığını kaydeden Vakıfbank Spor Kulübü’nün başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama bir bütün olarak baktığınızda ne kadar uzun bir yol geçtiğinizi görüyorsunuz. Biz tam 34 maçtır yenilmiyoruz. Umarım bir 34 maç daha yenilmeyiz. Eğer ki bunu başarırsak koyduğumuz bütün hedefleri de gerçekleştirmiş bir takım oluruz. Biz voleybola bu anlamdaki rekorlar için bakmıyoruz, ama güzel bir duygu. Çünkü artık her takım bizi yenmek için sahaya çıkıyor ve bu bizi çok daha dikkatli bir ekip haline getiriyor. İki hafta önce Ankara’da üç gün üst üste maç yapıp, sonunda Türkiye Kupası’nı kazandık. Bunu yaparken Galatasaray Daikin ve Eczacıbaşı VitrA gibi önemli rakipleri geçtik. Ancak üç gün sonra evimizde ‘çok rahat geçer’ denilen Bursa Büyükşehir Belediyesi karşısında çok zorlandık ve iki set verdik. Bu oyun sürekli konsantrasyon gerektiriyor. Vakıfbank olarak bu deneyime sahibiz ve bunun bilinciyle hareket ediyoruz.”
Guidetti’ye övgü
Ömer Faruk Ergin, takımın başında bulunan Giovanni Guidetti’nin de kendileri için çok değerli olduğunu belirtti. Giovanni’nin ilk yılında şampiyonluk beklerken, 8. sıradan gelen Galatasaray’a sürpriz bir şekilde elendiklerine dikkati çeken başkan Ergin, “Birçok takım bu durumda hocası ile yollarını ayırır. Biz bunu yapmadık. ‘Bu bir iş kazasıdır’ diyerek hocamıza güvendik. O da bu güveni boşa çıkarmadı” ifadelerini kullandı. İtalyan çalıştırıcının tam bir voleybol aşığı olduğunu ve 24 saatinin voleybolla geçtiğini anlatan Ergin, “Aynı zamanda Alman Milli Takımı’nın da antrenörlüğünü yapıyor. Giovanni, yüksek uluslararası deneyimiyle her maçı ayrı ayrı düşünüyor ve takımı bu sistemle kuruyor. Vakıfbank’taki her oyuncunun maç deneyimi birçok takıma göre oldukça yüksektir. Birbirini tamamlayan oyunculardan kurulu bir kadromuz var ve kim oynarsa oynasın, kazanan hep Vakıfbank oluyor. Giovanni, herkese şans veren ve oyuncusunu motive eden bir antrenör olarak bizim için çok değerlidir. Bu yüzden de Türkiye’deki oyuncuların büyük bir çoğunluğu onunla çalışmak istiyor. Giovanni de Türkiye’yi çok seviyor ve kendisine gelen çok iyi tekliflere rağmen burada yaşıyor, bizimle çalışıyor” şeklinde konuştu.
“Takımın inanılmaz bir yapısı var”
Vakıfbank’ın öncelikle altyapıya çok önem veren bir kulüp olduğunu anlatan Ömer Faruk Ergin, sözlerini şöyle tamamladı: “Kadro derinliği konusunda birçok takımdan üstün özelliklere sahibiz. Maç içinde bir oyuncu aksadığında yerine giren oyuncu aldığı görevi kusursuz bir biçimde yerine getiriyor. Sahaya 12 oyuncu ile çıkıyoruz ve bu takımın inanılmaz bir yapısı var. Gerek yabancı oyuncularımız, gerek kendi altyapımızdan yetişen oyuncularımız ve gerekse yerli transferlerimiz birbirini çok iyi tamamlıyor. Vakıfbank’ın başarısı da bu kadro sistemini çok iyi uygulamasından geçiyor. Örneğin takım kaptanımız Gözde Sonsırma tam 14 yıldır Vakıfbank’ın oyuncusu. Buraya geldiğinde 14 yaşında gencecik bir oyuncuydu. Şimdi dünyanın sayılı oyuncularından bir oldu.”
Comments are closed.