Filipinler’in başkenti Manila’da düzenlenen FIVB Erkekler Dünya Voleybol Şampiyonası’nda son Dünya şampiyonu İtalya, Dünya 1 numarası Polonya’yı yarı finalde 3-0 mağlup ederek finalde Bulgaristan’ın rakibi oldu.
İtalya’da Başantrenör Ferdinando De Giorgi ile oyuncular Francesco Sani, Luca Porro, Simone Anzani ve Yuri Romanò karşılaşmanın ardından açıklamalarda bulundu.
Başantrenör Ferdinando De Giorgi:
“Son dönemde Polonya ile sürekli önemli maçlar oynuyoruz çünkü turnuvaların son aşamalarına geldiğinizde Polonya’ya karşı oynamak, ortada ciddi bir şeylerin olduğu anlamına geliyor. Bugün de öyleydi; bazen iyi olan onlar oluyor, bugün ise biz daha iyiydik. Onlar servis, blok ve hücumla güçlü bir şekilde geri gelmeye çalıştığında biz asla dağılmadık. Kritik anlarda birkaç sayı geriye düşsek bile takım hep soğukkanlı kaldı, ne yapması gerektiğini net bir şekilde biliyordu. Bunu konuşmuştuk, hazırlıklıydık ve bu sayede oyuncularımız kararlarında çok netti. Bugün Francesco Sani oyuna girip setlerin bazı kritik anlarını lehimize çevirdi. Luca Porro da harika katkı verdi, Anzani ise çok kritik bloklar yaptı. İşte bizim ruhumuz bu olmalı. Şu anda hâlâ yarışın içindeyiz, herkesin sahaya bir şey koyduğu, fark yarattığı bir takımız.
Bulgaristan, finale biraz sürpriz şekilde gelse de bunu hak etti. Karşılarında güçlü takımlar vardı ama onları elediler çünkü çok iyi oynadılar. Yetenekli ve güçlü bir takım. Yarın oynayacağımız finalde sonuna kadar hazır olmalıyız.”
Smaçör Francesco Sani:
“Böyle bir maçta katkı vermeyi hayal ediyordum ama bu kadar erken böyle bir duyguyu yaşayacağımı düşünmemiştim. Kenardan oyuna girip servis atmak kolay bir iş değil ama bana güvenen takımıma teşekkür etmek istiyorum.
İlk Dünya Şampiyonası finalim mi? Bir süre öncesine kadar bu grubun parçası olmayı bile beklemiyordum… Ne yazık ki Dani Lavia’nın sakatlığıyla birlikte bana inanılmaz bir fırsat doğdu. Bu hayatımda bir kez karşıma çıkabilecek türden bir şans.”
Smaçör Luca Porro:
“Güzel bir İtalya izledik. Bir yarı finali kazanmak her zaman güzeldir… Hele de Polonya’ya karşı 3-0 gibi bir sonuçla. Kenardan oyuna giren her birimiz, her zaman sahaya maksimum enerjiyi koyarak arkadaşlarımıza yardım etmek zorunda olduğumuzu biliyoruz. Bugün bu anlamda işler yolunda gitti. Mutluyum ama kafamız artık yarınki maçta.
Çok zorlu bir maç olacak, çünkü karşıda dünyanın en iyi oyuncularından bazıları var. Setler kaybetmek normal. Bugün yaptığımız şey gerçekten olağanüstüydü. A Milli Takım formasıyla ilk Dünya Şampiyonası finalim mi? Biraz duygulanıyorum elbette… Henüz tam olarak idrak edemedim ama yarın Dünya Şampiyonası finalinde sahada olacağız.”
Orta Oyuncu Simone Anzani:
“Üçüncü setteki o iki blokta içimde biriken çok şey vardı. Sahada göstermek istediğim duygular vardı. Harika bir iş çıkardık ama iş henüz bitmedi. Yaz başından beri hedefimiz buraya kadar gelmekti, 28 Eylül’e kadar oynamak istiyorduk ve bunu başardık. Şimdi sadece bir adım kaldı, bir basamak daha. Durmak istemiyoruz. Şu galibiyetin tadını bir yarım saat… Hadi bir saat çıkaralım… Ama sonra hemen yarınki maça odaklanmalıyız. Biz genelde maçlara biraz ‘dizel motor’ gibi yavaş başlıyoruz; ilk sette 1-3, ikinci sette 1-4, üçüncü sette 1-5 geri düştük. Ama bu takımın gücü bu: Sahada her şeyini veriyor ve Polonya gibi güçlü takımlara karşı bile o farkları kapatmayı başarıyor.”
Pasör Çaprazı Yuri Romanò:
“Bir başka final bizi bekliyor, bu inanılmaz bir duygu. Gerçekten her şey çok güzel… Özellikle böyle bir maçtan sonra şampiyonluk için oynayacak olmak. Hepimiz, ilk oyuncudan sonuncusuna kadar çok iyiydik. Harika bir takımız. Şimdi biraz dinlenelim. Yarın finalin keyfini çıkaracağız. Arjantin ve Belçika’ya karşı olduğu gibi, yine yüksek konsantrasyonla oynadığımızı gösterdik. Bu akşam oynanan her sette skor olarak geriye düştük ama fazla konuşmadan, sadece birlik içinde ve doğru mentaliteyle mücadele ederek her seferinde geri döndük. Gerçekten büyük bir performanstı.”



