Ankara Kalesi’nde mutlu bir Hollandalı

Halkbank’ın Hollandalı pasörü Laura Chantal Dijkema, Ankara’nın büyük ve güzel bir şehir olduğunu belirterek, “Burada insanlar ve kültür çok farklı” dedi.

Hollanda’da 1990 yılında doğan ve Almanya’da oynadıktan sonra Halkbank’a transfer olan 1.84 metre boyundaki Dijkema, Ankara Kalesi gezisi sırasında yaptığı açıklamada, “Ankara’da insanlar ve kültür çok farklı. Sürücüler sürekli klakson çalıyor, benim alışkın olmadığım bir durum bu. Şehrin şu anda içinde bulunduğumuz eski yanı da çok farklı. Ama burada da güzel bir yaşam olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

Laura Chantal Dijkema, Ankara’nın kendisine ne kadar ilginç geldiğine ilişkin ise şu anısını anlattı:

“Annem, kızkardeşimle beni ziyarete geldiğinde Anıtkabir’e gitmek istediğini söyledi. Bahçelievler’deki evimizden taksiye binip, gideceğimiz yeri söyledik. Taksi sürücüsü galiba biraz kızdı çünkü Anıtkabir sadece bir sokak ötemizdeydi.”

“Hedef oyuncu olmak istiyorum”

Kızkardeşine özenerek 7 yaşında voleybola başladığını, kendisini gösterdikçe de daha büyük kulüplerde çalışma olanağı bulduğunu ifade eden Dijkema, “hedef oyuncu” olarak, genç pasörlerin ileride “Laura Dijkema gibi olmak istiyorum” demesini istediğini söyledi.

Pasör oynamasına 11 yaşındayken antrenörünün karar verdiğini ifade eden genç voleybolcu, “Çünkü o zamanlar takımdaki herkesten kısaydım ama 13 yaşıma girdiğimde birden boy attım. Pasör olduğum için asla pişman değilim ve çok mutluyum. Voleyboldaki en iyi pozisyonda oynadığımı düşünüyorum. Hayalim ise şampiyonlar ligi’nde final-four oynayan bir takımın formasını giymek ve o heyecanı yaşamak” şeklinde konuştu.

Hollanda’da voleybola sponsor desteğinin azaldığını, buna bağlı olarak da takımların seviyelerinin düştüğünü kaydeden Laura Chantal Dijkema, gelişimini sürdürmek ve deneyim kazanmak için yurt dışında oynamaya karar verdiğini belirtti.

“Genciz, güçlüyüz ve gelişiyoruz”

Genç bir takım olduklarını kendisinin de yaşının küçük olması nedeniyle uyum sorunu yaşamadığını kaydeden Dijkema, Halkbank’ın aile gibi olduğunu ve herkesin birbirine destek verdiğini kaydeti. “Bu çalışma temposu ve inanmışlıkla daha iyi yerlerde olabileceğimizi düşünüyorum” diyen Dijkema, şöyle devam etti:

“Genç bir takımız. Bu nedenle sorumluluk alıyorum ve bu da hoşuma gidiyor. Hepimiz genç oyuncularız ama benim onlardan fazla olarak milli takım deneyimim var. Sonuçta herkes elinden geleni yapmaya çalışıyor. Bu aile ancak bu şekilde ayakta kalır. Bu deneyimlerle, ilerde daha farklı şeylerden söz edeceğimize inanıyorum. Çok çalışıyoruz. Ben de iyi çalışıyorum ve kendimi geliştiriyorum. Ligi, ilk 8 takım arasında bitirebileceğimizi düşünüyorum. Zaten, play-aut oynamamak için ilk 8’e girmemiz gerekiyor. Genciz, güçlüyüz ve gelişiyoruz. Sürprizler yapmaya açık bir takımız.”


Haberi Paylaş

Comments are closed.