Hande Naz: Hedefimiz Avrupa Kupaları

Boyu 185 cm, orta oyuncu. “Keşke biraz daha uzun olsaydım!” diye hayıflanıyor. Hedefinde, gelecek planlamasında sadece voleybol var. Şimdi ve uzun zamanlar oyunculuk, sonrasında antrenörlük istiyor. Antrenörlük için hem alaylı hem mektepli olacak, çünkü Ankara Üniversitesi’nde Antrenörlük Bölümünde okuyor.

Halkbank Bayan Voleybol Takımı, oldukça zorlu geçen bir sezonun ardından Birinci Lig’e yeniden dönmenin mutluluğu ile dolu. Takımın yıldızlarından Hande Naz Şimşek, genç yaşına ve kısa voleybol yaşamına bir dolu başarı sığdırmış bir oyuncu. Merak ettiklerimizi sorduk ve olgun yanıtlar aldık.

Kendini kısaca tanıtır mısın?
1995 Ankara doğumluyum. Voleybola beden eğitimi dersi öğretmenimin teşviki ile başladım. Aslında halkoyunları oynuyordum. Uzun boyumla oradan seçilip voleybol saflarına katıldım. Okulumda, ilk olarak okuluma staj için gelen Berk İnanç’la çalıştım. Berk Hoca beni SGK’ya yönlendirdi. 2-3 sene orada oynadım. Rahmetli Yıldız Yıldırım ile çalıştım. Yıldız Abla’nın vefatından sonra voleybola küstüm, bırakmak istedim. Aytuğ Abi (Pehlivan) ve Filiz Abla (Pehlivan) ile yeniden SGK’ya döndüm. O yıl A Takımda oynadım, play-off’a katıldık. Ertesi yıl bir şanssızlık oldu ve kulüp kapandı. Aytuğ Abi “Gazi Üniversitesi Spor Kulübü ile anlaştım, bizimle birlikte ol” dedi. Bu çağrıya uydum. Son üç yılı Halkbank olmak üzeri 4 sezondur bu ailenin içindeyim.

4 yıldır buradasın. İçinde bulunduğunuz yapıyı biraz anlatır mısın?
Halkbank çok çalışkan ve gençlere büyük önem veren bir kulüp. Maçta kazanmayı hedeflerken, geri planda oyuncu kazanmayı da başaran bir yapımız var. O yüzden çok seviyor ve rahat ediyorum. Genç olmama rağmen, burada herkesin kolaylıkla yakalayamayacağı sevinçler ve heyecanlar yaşadım. Örneğin, İkinci Lig’de, bu genç yaşımda hemen her sene play-off gördüm, oynadım da. Aynı şekilde Birinci Lig’de forma giydim. Bu, elbette Halkbank’ta oynamanın kazandırdığı bir avantaj.

Voleybol zor ama keyifli
Ne zamana kadar oynamayı düşünüyorsun, ne zaman bıkacaksın bu spordan?
Oyanayabildiğim kadar oynamayı düşünüyorum. Çünkü voleybolu çok seviyorum. Bıkmak aklımdan bile geçmez. Voleybol oynadığım zaman kendimi daha dinç, daha enerjik hissediyorum. Bu yüzden oynayabileceğim yaşa kadar oynamayı düşünüyorum.

Sence zor mu bu spor? Kamplar, seyahatler, antrenmanlar, maçlar… Bir de okul var…
Zor ama keyifli. Keyif aldığınız sürece az önce bahsettiğiniz zorlukları görmüyorsunuz bile. Okulla birlikte olduğunda işler gerçekten karmaşıklaşıyor. Voleybol sevmeseniz, bu düzeydeki mücadelenin üstesinden gelemezsiniz. Ama isteyince oluyor. Benim yaşıtlarıma ve benden küçüklere önerim ikisinin birlikte pekala olacağı yönündedir.

Kulüpte idman temponuz nasıl?
Gerçekten çok yoğun. Hele bu sene çok yorucu bir sezondu. Ama emeğimizin karşılığını aldık. Fakat söylemeliyim ki, bizim takımımızın bazı avantajları var. Biraz klişe bir deyim olacak ama gerçekten kolej takımı gibiyiz. Öncelikle takımdakilerin hemen hepsi öğrenci. Öte yandan bir aile olduk burada. 9 ay süresince hep birlikteyiz. Sabah akşam 3’er saat antrenman yapıyoruz. Kimi zaman ailelerimizden çok arkadaşlarımızla birlikte oluyoruz. Bu durum da başarı için anahtar oluyor.

Fazla ara da vermiyorsunuz sanırım…
Evet sezon bitiminde kısa bir ara veriliyor ve sonra hemen başlıyor.

Sence bu sezon gerçekçi hedefiniz nedir?
Ben yapabileceğimize inanıyorum. Hedefimizde Avrupa Kupalarına katılmak var ve seviye bizim için çok uzak değil, olabilecek bir şey. Geçtiğimiz yıl Birinci Lig’de bir şanssızlık yaşadık. Bence o takımla da yapabilirdik. Şanssızlık diyelim. Olmayacak bir hedef değil.

Arkadaşlarını kısaca tanımlar mısın?
Bahar tam bir çılgın sahada. Lena gerçek bir lider, lider ruhlu. Neşve fedakar. Gizem çılgın. Simge soğukkanlı. Ceyda hırslı. Kübra tezcanlı. Uillia elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışandır. Fatma olgun, hırslı, başarılı, iyi bir oyuncu. Eylül çok yetenekli. Burcu da yetenekli ve soğukkanlı. Irmak var, onu hepimiz seviyoruz.

Liderimiz Cengiz Hoca
Teknik heyetle ilgili neler söylersin?
Hepsi çok iyi insanlar, önce onu söylemeliyim. Dilara’dan başlarsam çok sessiz, sakin ve yardımsever. Fedakardır, her sorunumuzda yanımızda buluruz kendisini. Antrenörlerimizden Emre var. Çok neşeli, çalışkan ve yetenekli. Haktan Abi gerçekten soğukkanlı, dobra biridir. Özgür Abi var. Özgür Abi elimiz ayağımız, herşeyimiz. O her zaman her yerdedir. Cengiz Abi liderdir. Hedefleri olan, hedeflerine ulaşmak için gece gündüz çalışan, çalışkan, ağır ama emin adımlarla yükselen bir antrenör. Kendisi ile çalıştığım için çok şanslı olduğumu söyleyebilirim. Bir çok takım tatil yaparken, ara vermeden çalışmamız ve sürekli gelişmemiz Cengiz Abi sayesinde. Takım antrenmanlarının yanı sıra kişisel gelişme antrenmanları da yapıyoruz. Bunu da Cengiz Hoca yönetiyor ve yönlendiriyor. Eksik yönlerimizi tespit ediyor ve kiminle çalışmam gerektiğini söylüyor. Son olarak Esen Hoca’dan sözetmeliyim. Esen Hoca kulüp yönetimi ile aramızda bir köprü. Bizim tüm isteklerimizi iletiyor ve olması için elinden geleni yapıyor. Kulüple ilgili olarak söyleyeceğim en önemli husus altyapımızın olması ve geleceği kurtaracak oyuncuların burada yer alması. Gerçekten her kulübe nasip olmayacak bir özellik bu.

Okul-voleybol ikilisi çok zaman alıyor, biliyoruz. Boş zaman kalıyor mu?
Az bir zman kalıyor. O anlarda aileme, kendime zaman ayırıyorum. Arkadaşlarımla görüşmeye çalışıyorum. Ailenin desteği çok önemli, o manevi desteğe ihtiyacımız var.

Kendine rol model aldığın bir oyuncu var mı?
Elbette var. Mileno Rasic’i çok beğeniyorum, hayranım O’na. O benim idolüm, hayranım kendisine. Ayrıca Fürst, Eda Erdem ve Maja Poljak da örnek olduğum oyuncular arasında.

Milli Takım’da oynamak hedefin var mı?
Kimin olmaz ki? Çok istiyorum. Fakat Türk Milli Takımı Avrupa’nın en kuvvetli armadalarından biri. Burada yer edinmek için gerçekten çok çalışmak gerekiyor. Yaşım genç ama şimdiden o hedefe yönelik hazırlıklar yapmalıyım.


Haberi Paylaş

Comments are closed.