THY Başkanı İlker Aycı %100 Futbol’a konuk oldu

Avrupa Futbol Şampiyonası’na sponsor olarak bir ilke imza atan THY’nin Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı, %100 Futbol’a konuk oldu.

Daha önce Güneş Sigorta Spor Kulübü başkanlığını yürüten, şuan Türk Hava Yolları Spor Kulübü’nün Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürüten Aycı, programda voleyboldan da bahsetti.

Aycı’nın konuşmalarının bir bölümü şöyle;

“O Zaman VakıfBank Güneş Sigorta Türk Telekom adıyla mücadele ettik. O zaman spor kulüpleri cüzi ücretlerle dönüyordu ve biz de cüzi bütçelerle Güneş Sigorta’yı döndürüyorduk. Kulüp başkanıydım. VakıfBank’ın büyük desteğiyle, arkasında Gökhan Bozkurt bey, o zaman Türk Telekom’un CEO’suydu onların destekleriyle o yolda yürüdük. Aynı şekilde o dönemin Federasyon Başkanı Erol Ünal Karabıyık Bey’in önemli desteklerini gördük voleybolda. Mehmet Ali Aydınlar bey de önemli vizyonuyla voleybolda yer aldı. Biz de arkadaşlarımızla, mütevazi kulübümüzle yola çıktık.

Önce altyapıda bir sistem kurduk, altyapı sistemimizle Anadolu’da iyi oynayan çocukları aileleriyle İstanbul’a getirdik. Daha sonra bu çocukları bir kolejin okuluna yazdırdık. Hem okumalarını sağladık hem ailelere lojman vererek maliyetlerini düşürdük. Gençler hem okul takımında hem kulüp takımında oynadı. O gençlerimiz okullarını hem Avrupa hem dünya şampiyonu yaptı. Sonra da milli takımın hocası ve takımın yarısı bizim altyapımızdandı. YıldızlrdaSayısız altyapı başarısı kazandılar.
Diğer kulüp başkanları bilmem ama benim başkanlık sevgim şöyleydi; Güneş Sigorta’daki yoğunluklar sırasında tek rahatladığım şey akşamları antrenmanlara, spor kulübüne giderekoluyordu. Oraya aileleriyle gelenlerle konuşuyordum. Her yıl 2 oyuncumuzu A takıma çıkartıyorduk. İyi bir antrenör getirdik. O da büyük bir iştahla bu işe girdi. Ramazan Yıldırım ve Mehmet Berent Bayrakçı bey, Ömer bey hep birlikte çalıştık. Ve Kulübü bir yerlere getirdik. Cahit Şahin bey de vardı ki şimdi benimle Türkiye Futbol Federasyonu Denetleme Kurulu’nda. İsmail hocamızın da aynı şekilde çok emeği var.

Biz Avrupa’da başarılı olacağımıza inandık. Önce Bursa’da Challenge Kupası’nı kazandık. Basamakları birer birer çıktık. Challenge Kupası’nı kazanınca bir öz güven de kazandık. Finalde İtalyanları 2-0’dan gelip 3-2 yendik. Daha sonra kupamızla şimdiki Cumhurbaşkanımız olan Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan beye gittik. Onlar da sağolsun kızlarımıza hediyeler sundu. Bize, “Siz Kupa 1’i ne zaman kazanabilirsiniz’ demişlerdi biz de ‘5-8 yıl arasında kazanabileceğimizi’ söyledik. Bize, ‘Hemen kazanın, getirin’ demişlerdi. Sağolsunlar bize o zaman tesis sözü de vermişlerdi. O talimatla bu tesisler bugün bir yerlere geldi.

Biz lise salonunda antrenman yapıyorduk, takım buralardan çıktı. Özel top makineleri, özel tıbbi cihazlar getirdik. Sakatlıkları daha hızlı atlatıyorduk. Oyuncuların birçok yönünü ortaya çıkaran tekniklerle çalıştık. En sonunda Şampiyonlar Ligi finallerine kadar geldik. Fenerbahçe ile yarı final oynadık 0-2’den 3-2 kazandık sonrasında da şampiyon olduk. Şampiyonluktan 2 ay önce görevi Ömer beye devretmiştim. Çünkü başka bir göreve atandım. Ama ben hiç bırakmadım. Maçlarda hep oldum. Hatta maç konuşmaları yapma konusunda bir uğurumuz vardı. Ben o zaman finallerde de yaptım bu konuşmayı. Sonra Fenerbahçe de şampiyon oldu. Artık ulaşılabilir bir başarı oldu. Daha sonra tüm kupaları kazandı bu takım. 74 maç yenilmeden Guiness rekorlar kitabına girdi.

VakıfBank olarak kulübün daha iyi başarılar elde edeceğini düşünüyorum.”