İspanya A Erkek Milli Takım baş antrenörü Fernando Muñoz Benitez ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Takımı ile birlikte şuanda Bulgaristan’da mücadele eden antrenör ile olimpiyat elemesi öncesinde görüştük.
Fernando Muñoz Benitez voleybol kariyerine baş antrenör olarak görev yaptığı 12 sezonda 1 Challenge Cup (2009), Top Teams Cup 3.(2001), 4 yıl üst üste İspanya Süper Lig Şampiyonluğu (Almeria), 2 İspanya Kral Kupası (Almeria), 1 Türkiye Kupası (Arkas/2009), 2 İspanya Süper kupa, European League 2.ligi ve 1 Türkiye Süper Lig Şampiyonluğu (2007/Arkas) sığdırmış. İki sezondur İspanyol A Erkek Milli Takım baş antrenörü olarak görev yapan Fernando Muñoz Benitez ile Sofya’daki Olimpiyat Elemeleri, Avrupa Ligi maçları ve kişisel hedefleri hakkında konuştuk.
Lafı fazla uzatmadan hızlıca Fernando Muñoz Benitez ile yaptığımız röportaja geçiyorum;
-İlk olarak sormak istediğim soru İspanya A Erkek Milli Takım bu sene 3 ayrı dalda rekabet ediyor; Sofya´da yapılacak olan Olimpiyat Elemeleri, Avrupa Ligi maçları ve son olarak da Avrupa Şampiyonası elemeleri. Kısacası bu süreçte takımınızdan beklentileriniz nelerdir?
Öncelikle 3 ayrı dalda rekabet ettiğimiz maçların her birinden farklı beklentilerimiz var. Sofya´daki Olimpiyat Elemelerinde yüksek seviyede oynanacak maçların oyuncularımın gelişmesinde önemli rol oynayacağını, genç oyuncularında bu tur maçlara ihtiyacı olduğuna inanıyorum. Playoffların bitmesinin ardından, farklı ülkelerdeki oyuncularımın da geç katılımıyla beraber antrenman tempomuza başladık. İyi bir hazırlanma dönemi geçiriyoruz, hedefimiz Sofya´daki olimpiyat elemelerinden basarıyla geçip olimpiyat vizesi almak. Avrupa ligi maçlarında final four oynayacak güce sahibiz, takımım rekabetçi, hırslı oyunculardan oluşuyor ve ben oyuncularımın başarılı olacağına inanıyorum. Eylül’deki 2013 Avrupa Şampiyonası için sıralama turu oynayacağız, uzun fakat takımımın gelişmesi ve önemli hedefleri göze almak için kaliteli bir süreç.
-Bu sezon sadece ispanya A Erkek Milli Takımı için çalışıyordunuz. Bu süreçteki çalışma temponuz nasıl geçti? Her gün antrenman yapmadan bir antrenör bu durumu nasıl yaşar?
İspanya´da oyuncuları geliştirmek için farklı çalışma planlarımız var, gelecek için bu planları gözden geçirdik. Milli takıma yetişecek seviyeye sahip olan çok daha fazla oyuncu çıkarmaya uğraşmamız gerek ve ayrıca gelecekte bu seviyeye sahip olabilecek bütün oyuncuları gözleme işini yapıyorum. Ayrıca antrenörlerin eğitiminin daha iyi olmasına yardım etmeye, aynı zamanda antrenörler için yüksek seviyeli kurs hocasıyım ve başka antrenörler ile bildiklerimi paylaşmaktan zevk alıyorum.
Her gün antrenman yapmamaya gelince, bu duruma alışık olmadığım kesin ve bir antrenörün her gün spor salonunda olabilmesi gerekli. Bu durum gelecek sezon değişecek, artık İspanyol Voleybol Federasyonu oyuncu seçimi işine devam etmemle beraber ve bir kulübü çalıştırmama da izin veriyor. Gelecek sezon için beni tekrar kulüp liglerinde göreceksiniz.
-Yani bu gelecek sezon bir kulüpte tekrar çalışacağınız anlamına geliyor. Türkiye´de tekrar çalışmak ister misiniz? Ya da önceliğiniz farklı ülkeler mi olacak?
Evet, tabiî ki isterim. En önemlisi hedefleri olan, iyi bir proje gerçekleştirmek ve bu ihtimal herhangi bir ülkede olabilir. İkinci olarak teknik bir bakış açısıyla bakarsak iyi bir proje gerçekleştirildiği takdirde Türk ligi gibi bir ligde bir takıma kalite sıçraması yaptırmak imkansız değil.
Ayrıca Türkiye´nin çok enteresan bir ligi var, öncelikle bütün taraftarlar büyük bir tutku ve kalple ama büyük bir saygı ile takımlarını destekliyorlar. Tabi bir de Türkiye ligini ve oyuncularını tanımak çok önemli. Türkiye liginde oynayan Türk oyuncularının yani sıra yabancı oyuncuları da çok iyi tanıyorum, eğer Türkiye´de bir takım çalıştırmam istenilirse bu benim için çok büyük bir avantaj.
-İtalya ve Türkiye´de antrenörlük yaptınız, vatandaşı olmadığınız bir ülkede çalışmak ve başarı sahibi olmak için neler gereklidir?
İyi bir proje gerçekleştirmek için öncelikle kulübün kültürünü tanımak ve anlamak gerekli, antrenörün hedeflerini gerçekleştirebilmesi için kulüple büyük bir uyumu olmalı. Daha sonra oyuncuları derinlemesine tanımak, motivasyonunu tanımak, gelenek ve kültürünü tanımak, her oyuncunun her antrenman günü fizyolojik ve psikolojik acıdan maksimum seviyesine ulaşmasını sağlamak, her geçen gün daha iyisini yapması için onu her açıdan anlamak çok önemli.
– Türk kültür ve geleneklerinden bahsetmişken, Türkiye´yi çok sevdiğinizi biliyoruz, nedenleri nelerdir?
Türkiye´yi ilk önce çok güzel buluyorum, tarihi ve doğa güzellikleriyle beni cezbeden bir ülke. Özellikle Türk mutfağını çok beğeniyorum, gastronomik acıdan çok zengin. Ayrıca kişisel bağlamda Türkiye benim için çok önemli çünkü bana karım olacak kadını verdi, temmuz ayında nişanlım Tuğba Kılıç ile evleniyorum ve bu yüzden kişisel olacakta her zaman Türkiye ile bağlantılı olacağım.
-Son olarak kazanmaya dayalı karakteriniz sizi antrenör olarak motivasyonunuz acısından nasıl etkiliyor? Motivasyonunuzu kaybetmenize neden oluyor mu?
Asla, bana galibiyeti sağlayan şeylerden biride finale varmanın ve onu kazanmanın zor olduğunu bilmektir. Karakter olarak oldukça kararlı bir yapıya sahibim, yenilgilerden de öğrendiğim çok şey var. Bir final kazandığımda çok fazla kutlama yapmam ve galibiyetlerin bana bir derece vermiş olması, ertesi gün sadece daha fazla dereceyi nasıl kazanabilirim diye beni düşündürür.
Röportaj: Recep Ekin
Tercüman : Bahar Yılmaz Kilci
Comments are closed.