Vakıfbank’a sekiz senede kazandırmadığı başarı kalmayan Antrenör Giovanni Guidetti, Eczacıbaşı Vitra ile yaşadıkları rekabetin yanında Türk takımlarına yapılan büyük yatırımları MİLLİYET’e anlattı.
Türk Voleybolu’na her sene yatırım yapılıyor. Bu gelişimi nasıl görüyorsunuz?
Dünyanın en iyi kadın voleybol kulüpleri Türkiye’de. Vakıfbank’ı, Eczacıbaşı’nı ya da Fenerbahçe’yi dünyanın herhangi bir liginde oynattığınız zaman da şampiyonluğa ulaşabilirler. Ama ilk 4 takım ile diğer kulüpler arasında fark büyük. İtalya’da, Polonya’da, Almanya’da daha az yatırım var ama takımların daha eşit olması sağlanıyor.
Siz diğer takımlara göre sezonu daha erken açıyorsunuz. Vakıfbank için bu durum avantaj mı, dezavantaj mı?
Bizim sezonu erken açmamız avantaj. Çünkü sezona erken başlayarak oyuncularımızın birlikteliğini sağladık. Rakiplerimizden farklı olarak olimpiyatlarda fazla oyuncumuz vardı. Onları geç kadroya aldık. Bu yüzden fazla maç yapmak herkesin birbirine alışması için iyi oldu.
Vakıfbank’ın kenetlenmiş bir kadrosu var. Bu devam edecek mi?
Birlikte olmak büyük bir avantaj sağlamaz ama benim şanslı olduğum yanlar da var. Uzun zamandır güçlü ve yetenekli oyuncularla beraberim. Kaliteli oyuncularla devamlılık bir avantaj.
Oyuncularınız size kahraman gözüyle bakıyor. Siz onları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ben kahraman değilim. Çünkü hiçbir hoca elinde iyi bir kadro olmadan başarı elde edemez. Bir hocanın en iyi yapması gereken şey de oyuncusunun sahaya en yüksek performansını vermesini sağlamak. Zaten böyle başarı gelir.
Sekiz senedir Türkiye’de yaşıyorsunuz. Maç ve antrenman dışındaki zamanlarınız nasıl geçiyor?
Antrenman dışında fazla vaktim olmuyor. İnsanların tatil yaptığı zamanda lig bitiyor ve ya İtalya’ya ya da milli takıma gidiyorum. Gezmek için fazla vaktim olmuyor. Ama şunu söylemeliyim ki sevmediğiniz yerde 8 yıl kalamazsınız. Oyuncularımı seviyorum. İstanbul’u da çok seviyorum. A
AVRUPA İLE LİG FARKLI
Eczacıbaşı sizi Dünya Kulüpler Kupası’nda yenmişti, yabancı sınırı göz önüne alındığında ligdeki maç farklı mı olacak?
Manila’da Eczacıbaşı bütün yabancılarını oynattı. Zaten güçlü bir kadroları vardı. Bu da onlara o kulvarda avantaj sağladı. Ama Türkiye Ligi farklı. Biz her zaman aynı kadro ile sahaya çıkıyoruz. Ama Eczacıbaşı her seferinde iki yabancısını tribüne yollamak zorunda kalıyor. Bu bize ligde avantaj sağlar. Çünkü dediğim gibi biz aynı kadroyu her hafta kullanıyoruz.
BAŞARI İSTEĞİ BASKI YARATMIYOR
Voleybol severler ya Vakıfbank’tan ya da Eczacıbaşı’ndan bir başarı bekliyor. Bu üzerinizde bir baskı yaratıyor mu?
Benim burada olduğum senelerde bazen iyi kadrolarımız vardı, bazen iyi bir takım oyunumuz vardı. Ama bu sekiz yılın tek ortak noktası her turnuvada finali gördük. Zaman zaman kazandık, zaman zaman kaybettik ama biz hep ordaydık. İnsanlar bunu biliyor ve bunun üstüne bir şeyler beklemek onların hakkı. Bu bizim üstümüzde baskı yapmıyor. Çünkü biz her gün finale gitmek için çalışıyoruz. Vakıfbank bize olağanüstü imkanlar sağlıyor. Bana çok iyi bir takım verdi. Böyle bir salon verdi. Bu armanın olduğu her yerde başarılar elde etmek zorundasınız. Bu yüzden istekler baskı değil, işimizin bir parçası.
Röportaj: Erkan Ayraç
Fotoğraflar: Cengiz Malgır
Comments are closed.