Vakıfbank Güneş Sigorta’ya bir dönem başkanlık yapan, 2015 yılında ise Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçilen İlker Aycı, birçok önemli faaliyetin yanında, THY Spor Kulübü’nde voleybolu da aktif hale getirdi. Voleybolu ne kadar çok sevdiğini her konuşmasında dile getiren Aycı, voleybol şubesini yeniden açtığı ilk sezonda takımın Bayanlar 1. Ligi’ne yükselmesinde büyük mutluluk duymuş, yeni hedeflerini Vestel Venus Sultanlar Ligi olarak açıklamıştı. Aycı, Vestel Venus Sultanlar Ligi yolunda emin adımlarla ilerleyen Bayan takımını geçtiğimiz günlerde antrenmanda ziyaret etti.
Antrenmanı izleyen, oyuncularla teker teker ilgilenen hatta Kulüp Genel Sekreteri Ramazan Yıldırım’la saha kenarında voleybol oynayan Aycı, sitemize açıklamalarda bulundu.
Yeniden bu spora geri dönmek çok güzel
Uzun zaman önce THY’nın voleybolda isim sahibi olduğunu hatırlatan Aycı, “Ben de bir dönem voleybolun içinde yer almıştım. Şimdi yeniden bu spora dönmek çok güzel. Türk Hava Yolları bayrağı altında bu yapıyor olmak çok çok daha güzel. Bir de tarihteki başarıları beraber kazandığımız ekibimizden bazı arkadaşlarımızla da birlikte yeniden bir araya gelmek ayrıca güzel” dedi.
Yeni bir heyecanla voleybola sarıldıklarını anlatan Aycı, “Genç yetenekleri alıp onların arasına bir iki tane tecrübeli ablayı katıp birlikte çok güzel bir kolej takım havasında, bir aile ortamı havasında çalışıyoruz. Lig uzun bir maraton, bu takım kurulalı daha 18-19 ay oldu ve şuanda Sultanlar Ligi’ne çıkma mücadelesi yaşıyor. Bizi zorlayacak tek şey tecrübe olur, tecrübe dışında arkadaşlarımız bizim antrenmanlarda seyrettiğimiz heyecanlı voleybolu maçlarda sahaya yansıtırlarsa sonuçlarda gelir. Önemli olan sonuçlardan daha fazla bu heyecanı yaşamak ve yaşatmak” diye konuştu.
Geçici başarılar değil, kalıcı başarılar peşinde koşacağız
Hedeflerinin her zaman voleybola katkıda bulunmak olduğunun altını çizen Aycı, “Milli Takımlara yeni oyuncular yetiştirebilmek. Türkiye’nin altyapı gücünü oluşturan takımlardan birisi olmak hedefimiz. Geçmişte bunu yapmıştık. Yine bu kulüpte de bunları yapmaya çalışacağız. Geçici başarılar değil, kalıcı başarılar peşinde koşacağız. O da oyuncu yetiştirmekle olur. Ne kadar çok oyuncu yetiştirebilirsek, ne kadar çok teknik kapasitede teknik arkadaşlar yetiştirebilirsek ve onları birer birer ligimize ve Milli Takımlarımıza katabilirsek biz o zaman görevimizi başarmış addedeceğiz kendimizi” ifadelerini kullandı.
“Türk Hava Yolları güzel, zevkli, heyecanlı, mücadele eden, mücadeleyi seven bir takım görünümünde tam da istediğimiz bu zaten” diyen Aycı konuşmasına şöyle devam etti; “Ama ligde çok saygı duyulacak, çok ciddi yatırım da yapmış, iyi kulüpler var ve bunların bazıları birkaç senedir çıkma mücadelesinde sıkı maçlar oynadılar ve tecrübeliler. O yüzden işimiz zor ama arkadaşlarımızla en iyisini hep birlikte yapmaya çalışacağız. Bu arada Federasyonumuza da çok teşekkür ederiz, maçların bu zevkle oynandığı bu salonların hazırlanmasında da emekleri ve destekleri var. Hakemlerimize, gözlemcilerimize, basınımıza teşekkür ederiz.”
Oyunculara ve teknik ekibe teşekkür eden Aycı, “Bu heyecanı bize yaşattıkları için hem oyuncularımıza, hem teknik heyetimize, İsmail hocamıza, hem de Ramazan Yıldırım şuanda kulübü bu noktada büyük emekle idare ediyor ona hepsine teşekkür ediyorum. Tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
İlk Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu unutamıyorum
İlker Aycı, voleybolu bir aile gibi gördüğünü ifade ederek, “Aileye yeniden döndüğümüz için çok mutluyuz. İnşallah burada yeni şampiyonluklar görürüz. Bu salonda ilk şampiyonlar ligi şampiyonluğunun geldiği maçı hatırlıyorum. O günü unutamıyorum. Çok zorlu rakipleri geçerek geldik, bizim için çok anlamlıydı. Son gün maça çıktığımızda üzerimizde bir de kupanın Türkiye’de kalması baskısı vardı, çünkü hem çeyrek finalde hem yarı finalde Türk takımını elemiştik. Dolayısıyla bizden beklenti bu kupanın geri gitmemesiydi. Arkadaşlarla birlikte hep beraber bunu başardık, ne mutlu. Ogünlerin tatlı hatırası hala bizde duruyor” dedi.
Yeni şampiyonluklar istiyoruz
Bugün aynı şevk ve heyecanla çalıştıklarını ifade eden Aycı, “Genç arkadaşlarımızı oralara getirebilecek miyiz diye büyük bir heyecanla çalışıyoruz” diye konuştu.
Aycı, Köroğlu Efsanesi’ndeki Yusuf’un tayının hikayesini anlatarak takımın adını Köroğlu’nun tayı koyduklarını söyledi. Aycı konuşmasını şöyle tamamladı; “Köroğlu’nun Tayı şuanda büyüyor, her geçen gün tecrübe kazanıyor, kuvvetleniyor, kaslanıyor, özgüveni artıyor, çok çalışıyor. İşte bu küçük çelimsiz tay her geçen gün büyüyor. Bakalım büyük şampiyon atlar arasına karışabilecek mi? Köroğlu’nun tayından umutluyuz.”
Comments are closed.