İlginç bir öyküsü olduğunu röportaj yaptığımız sırada öğrendim. 6 haftalıkken evlatlık edinilen dünya yıldızı bir voleybolcu, Paul Duerden. Biyolojik ailesini aramayı hiç düşünmemiş, çünkü kendi ifadesiyle onu evlatlık edinen aile, büyümesi için çok güzel bir ortam hazırlamış.
Amerika Milli Takımı kadrosunda Olimpiyat madalyası kazanan dünyanın birçok kulübünden transfer teklifleri alan Paul Duerden 2 sezon Arkasspor forması giydi. Bu sezon Arkas ile sözleşmesini uzatan başarılı voleybolcu geçtiğimiz sezonun değerlendirmesini yaparken, ilginç hayat hikâyesini de anlattı.
-Voleybola nasıl başladın?
Kanada`da 13 yaşında lisede okurken başladım. Lisede çok iyi bir koç`umuz vardı. Birçok sporla uğraştım fakat en başarılı olduğum voleyboldu.
-Ailende senin dışında voleybolcu var mı?
Ben evlatlık edinildim. O yüzden gerçek ailem hakkında hiçbir bilgim yok.
-Çok etkileyici bir hikâye. Bunu biraz anlatır mısın? Gerçek aileni bulmaya çalıştın mı?
6 haftalıkken evlat edinildim. Gerçek ailemi hiç tanımadım ve görmedim. Fakat beni evlat edinen aileden dolayı çok şanslıyım. Ailem hedeflerime ve hayallerime ulaşabilmem için beni hep destekledi. Büyümek için mükemmel bir ortamdı. Gerçek ailemi bulmak için hiçbir çabam olmadı.
-En son oynanan lig maçlarından bahsetmek istiyorum. Şampiyonluğun en büyük favorisiydiniz. Seride 2-0 geriye düşmenize rağmen seriyi İzmir`e taşımayı başardınız. Ne oldu da son gün Fenerbahçe`ye kötü bir oyunla yenildiniz.
Bu yıl en iyi takım bizdik. Ve her maç kazanmak için savaştık. Maalesef sezon sonunda takımımızın gücü tükendi. Fenerbahçe`ye karşı 2-0 gerideyken bile mücadeleyi bırakmadık. Son maç işler istediğimiz gibi gitmedi ve Fenerbahçe çok iyi bir oyun oynadı. Mücadele ettik ancak yine de kaybettik.
-Zaman zaman ligde antrenörünüz Benitez ile anlaşamadığın söylentileri vardı. Son Fenerbahçe maçında da tartıştığınız söyleniyor. Benitez`le aranızda söylendiği gibi bir sorun var mı?
Hayır. Hiçbir sorunum yok.
-Bu sene çok iyi bir takım kurdu Arkas ve bunun sonucunda da 2 kupa kazandı. Bunların en önemlisi de Challenge Kupası`ydı. Bu başarı hikâyesini anlatır mısın?
Challenge Kupası`nı kazanmak çok büyük başarı. Ve biz bununla gurur duyuyoruz. Bu Türk voleybolu adına çok şey ifade ediyor. Türk takımları bu sayede Avrupa`da daha başarılı olacak ve daha çok saygı görecek.
-Önceki sezona gidecek olursak sizin adınıza kötü bir sezon geçirdiniz diyebilirim. Ama bu sene güçlü bir kadro kuruldu. Sen Arkas`ın bu seneki performansını nasıl değerlendiriyorsun?
Önceki sezonda bahsetmek gerekirse takım olarak bir araya gelememiştik çünkü sürekli değişen bir kadro yapısı vardı. Yabancı kısıtlamasından dolayı bir yabancı oyuncu tribünde oturmak zorundaydı. Geçtiğimiz sezon ise böyle bir sorun yaşamadık ve takım olarak sezona çok iyi hazırlandık. Bunun sonucunda da başarılar elde ettik.
-Dizinde bir sakatlık vardı ve ameliyat oldun. Sanırım zaman zaman bu sakatlık senin performansını etkiledi. Bununla ilgili neler söyleyeceksin?
Ekim sonunda dizimden sakatlandım, ancak yine de sezonun geri kalanında oynamak istedim. Bu yüzden de ameliyat olmadım. Asıl sorun, bu sakatlıktan dolayı kuvvetli antrenman yapamamam ve neticesinde gerçek performansımı gösteremem. Ayrıca kondisyon olarak da biraz zayıf kaldığım söylenebilir. Mesela play-offlarda yarıfinale gelene kadar dizimi 3 gün boyunca dinlendirmek zorunda kaldım. Sezon bittikten sonra bir ameliyat daha geçirdim. Şimdi dizimi güçlendireceğim ve seneye çok daha faydalı olacağım.
-Arkas ile olan sözleşmeni uzattın değil mi?
Evet önümüzdeki sene de Arkas’ta olacağım. İzmir’de olmaktan mutluluk duyuyorum. Umarım her şey iyi gider ve sezonu 3 kupa ile kapatırız.
-Türkiye Ligi`ni değerlendirir misin? İkinci sezonunu yaşadın Türkiye`de geçen seneye göre bir fark var mı?
Bu yıl Türkiye Ligi daha dengeli ve kaliteli idi. Birçok takım kadrosunu ciddi bir biçimde güçlendirdi, hemen hemen kolay kazanılabilecek maç kalmadı. Bu da yarışma ortamını keyiflendirdi.
-Biraz da İzmir`den ve seyirciden bahsedelim. Voleybol adına inanılmaz bir seyirci var İzmir`de. Sen seyirci ile ilgili neler söyleyeceksin.
İzmir seyircisi günden güne daha büyüyor. Takımlarına inanılmaz bir destek veriyorlar. Bu sene maçlarda çok sayıda genç taraftar vardı. Umarım bu durum, Türkiye`de voleybolun gelişmesinin açık bir göstergesidir.
Comments are closed.