A Bayan Milli Takımımızın İtalyan Antrenörü Alessandro Chiappini, İtalyan oyuncuların Türkler kadar yetenekli olmadığını söyledi.
Yaz boyunca sürecek zorlu maratonun hazırlıklarını Ankara’da sürdüren A Bayan Milli Takımda Antrenör Alessandro Chiappini ve sporcularından Pelin Çelik, Neriman Özsoy, Duygu Bal, Bahar Toksoy ve Seray Altay Büyük Kolej’de öğrenciler ve eğitmenleriyle bir araya geldi.
Özel bir ilgi ve coşkuyla karşılanan Milli Takımda, Büyük Kolej mezunu Seray Altay’ın öğretmenleri ile kucaklaşması oldukça duygulu anlar yaşattı, milli sporcu göz yaşlarını tutamadı.
Milli Takım Antrenörü Chiappini ile A Milli Takım voleybolcularının alkışlar eşliğinde tanıtılmasından sonra panelin soru cevap kısmına geçildi.
Büyük Kolej öğretmenlerinin soruları ve yanıtları şöyle:
Sizce Türk voleybolu Dünya ve Avrupa’nın neresinde?
Alessandro Chiappini: Son Avrupa Şampiyonasında en genç ikinci takım bizdik. Biz bu takım için yıllardır çalışıyoruz. Çok genç bir takımız bu çok büyük bir yatırım. Daha da iyi olacağız. Dünya klasmanındadaki turnuvalarda çok maç yapmadığımız için dünya klasmanındaki yerimizi tam olarak değerlendiremiyorum. Oradaki seviyemizi bu yazın sonunda anlayabileceğiz. Kasımda ayında Japonya’da yapılacak, bizim de katılacağımız Dünya Şampiyonasında Türkiye’nin dünyadaki yeri belli olacak.
Büyük Kolej’de okuyan biri olarak burada olmak nasıl bir duygu?
Seray Altay: Şu anda, bir zamanlar antrenman yaptığım salonda sizlerle konuşuyorum. Bu gerçekten çok gurur verici. Bir gün bu kürsüde olabilmek, benim için de hayaldi ama gerçekleşti. Siz de inanırsanız yapabilirsiniz.
Plaj voleybolu ile salon voleybolu arasındaki fark nedir sizce?
Alessandro Chiappini: Bu iki spor birbirine benziyor ama aynı değiller. Salonda oynayan bir oyuncuyu yazın plajda oynatırsanız bu onun gelişimi için iyi olur. Fakat plaj oyuncusunu salona sokarsanız bir süre sonra sıkıldığını görürsünüz.
Voleybolu bıraktığınızda ne yapmayı planlıyorsunu?
Pelin Çelik: Bunu düşünmek için henüz çok gencim. Ama aktif sporculuğum bittiğinde çok uzun bir tatil yaparım herhalde. Uzun zamandır böyle bir fırsatım olmadı çünkü. Kendime zaman ayırıp bir bayan olarak sahip olmak istediğim şeyleri yapmak istiyorum.
Bir gün sakatlanırsanız ne olacak?
Neriman Özsoy: Hayatın her alanında, her zaman böyle bir risk var. Biz bu sporu vücudumuzla yapıyoruz. O yüzden böyle bir riski taşıyoruz, dikkat etmeye çalışıyoruz. Böyle bir durumda da artık çok gelişmiş olan tıptan yardım bekleriz.
Neden voleybol?
Alessandro Chiappini: Ben de spora futbolla başladım. Ancak kardeşim voleybolcu idi. Onun antrenörüne yardım etmeye başladım. Bu çalışmalar esnasında kendimi salonda buldum. Futboldan voleybola geçişim böyle oldu.
Duygu Bal: Aslında konservatuar okumak isterdim ama ailemin desteği ve fiziksel yapımın uygunluğu sebebiyle voleybola yöneldim.
Nasıl bir tempoda çalışıyorsunuz?
Alessandro Chiappini: Şu an çok yoğun bir çalışma temposundayız. Haftada bir gün tatil yapabiliyoruz. Bu sürenin dinlenmek için yeterli olmadığını biliyoruz ama şu anda teknik ve fiziksel açıdan gelişmemiz için böyle yapmak zorundayız. Günde yaklaşık 6-7 saat çalışıyoruz.
Eğitim durumlarınızı öğrenmek istiyoruz?
Seray Altay: Bilgi Üniveristesi, ikinci sınıf
Bahar Toksoy: Marmara Üniversitesi, dördüncü sınıf. Örnek olması açısından söylemeliyim ki, voleyboldan sonraki hayatımızı da düşünüp yoğun tempoda zor olsa bile eğitimimizi tamamlamalıyız.
Duygu Bal: Ankara Üniversitesi, birinci sınıf
Pelin Çelik: Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü 3. Sınıftan başka şehre transferim nedeniyle ayrıldım. Şimdi Hacattepe Üniversitesinde okuyorum.
Neriman Özsoy: Bahçeşehir Üniversitesi Fotoğrafçılık Bölümü, birinci sınıfta okuyorum.
Medyada hep futbol haberleri var. Bunca başarınıza karşın medyada az yer almak sizi kötü etkilemiyor mu?
Duygu Bal: Futbol dünyada bir numara, bu bir gerçek. Biz de bunun için destek bekliyoruz. Sizin vereceğiniz destek bizim için çok önemli. Maçlarımıza gelin. Basın mensuplarından da bizimle ilgili haberlere daha çok yer vermelerini rica ediyoruz.
Yurtdışında oynama fırsatınız olsaydı, hangi ülkeyi tercih ederdiniz?
Bahar Toksoy: Ben yurt dışında oynamak istemem. Turnuvalar, şampiyonalar için başka ükelere gittiğimizde bile iki gün sonra evimi, ülkemi özlüyorum. Sorunuza cevap olarak, böyle bir seçenek olsaydı İtalya’yı tercih ederdim.
Türk oyuncuların zekası yeteneği, fiziki güçleri ile yabancıları karşılaştırır mısınız?
Alessandro Chiappini: İtalya’daki oyuncular şimdi ve daha önce de hep çok şanslıydı. Çünkü dünyanın en iyi oyuncuları oynamak için hep İtalyan ligini tercih etti. Bu da İtalyan oyunculara, başka ülkelerden gelen çok iyi oyuncularla oynama fırsatı verdi. Bu sayede teknikleri ve güçleri çok gelişti.
Bence İtalyan oyuncular Türk oyuncular kadar yetenekli değil. Türk oyuncular için gerekli ve önemli olan şey insanların onlara daha fazla inanması. Buna ihtiyaçları var. Türk sporcular gerçekten çok yetenekli.
Son iki Avrupa Şampiyonasında İtalya altın madalya kazandı. Takım bizden ortalama 10 yaş büyüktü. Bu da gelecek için umut verici bir durum ve geleceğe dair ipuçları veriyor.
Comments are closed.