Gerçekten kendini geliştiren ve yıldızı parlamaya başlayan sporcularda, sergilediklerinin bir fazlası hep saklıdır. Siz onun yeni yaptıklarını alkışlarken o aslında bir sonraki adımı çoktan denemeye başlamıştır.
Zaten yıldız sporculuk da, kişinin içindeki bu keşfetme, kendini aşma ve sınırları zorlama arzusundan doğar. Kimileri keşifçidir, kimileri mükemmel taklitçi. Sizce hangisi daha çok takdir toplar. Futbolda ilk röveşata ile gol atana, seyredenlerin tepkisini bir düşünsenize. Voleybolda, Macar oyuncu ilk geri hücumu yaptığında, rakip dahil seyreden herkesin tepkisini ve şaşkınlığını hayal edebiliyor musunuz…
Bence spor seyircisi böyle anlara şahit olmak için bilet satın alıyor. Maradona’nın 1986 dünya kupasında sekiz İngiliz oyuncuyu çalımlayıp attığı gol neden hala jenerik sizce?
Sevgili antrenör dostlarım, sporcularınızın temel tekniklerini geliştirmenin yanı sıra, onların kendilerini ve limitlerini zorlamak için yaptığı hatalara da küçümsemeden yaklaşın. Bilakis onları cesaretlendirmek ve ihtiyaçları olan noktalarda yardım etmek hem sporcunun gelişimine hem de size olan bakış açısına destek olur. Çünkü siz dahil her şeyin kilitlendiği anlarda, yaratıcı (cesur yürek) bir sporcunun çıkıp, ipleri eline alıp düğümü çözdüğüne şahit olmadınız mı? Hemen her branşta yaratıcı sporcu denen adamlar özel muamele görmüyorlar mı…?
Sporcu arkadaşlarım, ihtiyacınız olduğu anda cesur, sıra dışı ve hatta radikal kararlar alabilmek için branşınızdaki yeteneklerinizi mükemmelleştiriniz. Yoksa bu karar anları kumar oynamaktan başka bir şey olmaz.
Misal : Cobe Braynt veya Michael Jordan son saniyedeki o üçlüğü kullanma cesaretini nereden buluyorlar. Çok cesur, gözü kara veya gamsız oldukları için mi yoksa binlerce kez o atışı çalışıp, son saniyede o atışı yaparken neredeyse garanti olduğu için mi. Hata yapmaktan ve denemekten korkmayınız. Sadece uygulama zamanı geldiğinde yeterince çalıştığınızdan emin olun. M.Jordan bir ropörtajın da demiş ki “Beni ben yapan son saniyede attığım onlarca basket değil, kaçırdığım yüzlercesidir”.
İki seçeneğiniz var: Ya kuşkucu, ince eleyip sık dokuyan ve sonunda bilindik adımları atarak başarıya ulaşan biri olmak ya da kendi alanınızda kahramanlık öyküleri yazabilecek kadar mükemmel cesarete -sizi özgür bırakacak kadar geliştirilmiş yeteneklere- sahip olmak.
Kendinize sorunuz. Siz Kimsiniz?
Emrah AKSOY
Comments are closed.