AVAD’dan basın bildirisi

Avrasya Antrenörleri Derneği gündemdeki konular ve voleybolun sorunları ile ilgili bir basın bildirisi yayınladı.

AVAD’dan gönderilen basın bildirisi şöyle:

 

AVRASYA VOLEYBOL ANTRENÖRLERİ DERNEĞİ
BASIN BİLDİRİSİ

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Voleybol Federasyonu’nun Kulüp Takımların da oynayacak yabancı sayısı ile ilgili almış olduğu karar voleybol camiamızın gündemini oluşturmaktadır.  Avrasya Voleybol Antrenörleri Derneği olarak Federasyonumuzun almış olduğu nihai kararın Türk Voleyboluna hayırlı olmasını temenni ederiz. Bizler şu an için Türk Voleybolunun geçmişten gelen ve hali hazırda devam eden daha önemli sorunları olduğunu düşünmekteyiz. Ve bu sorunlarının tartışılması ve Türk voleybolunun geleceği için çözümler üretilmesi gerekliliğini savunmaktayız. Aşağıda sıraladığımız sorunlara acil olarak çözümler üretilmesi gerektiği düşüncesindeyiz:

1 – MEVCUT TRANSFER SİSTEMİNİN İŞLERLİĞİNİ KAYBETMESİ;
Mevcut transfer sistemi 1. Lige çıkan ve hali hazırda az veya orta seviyede bir transfer bütçesine sahip olan takımlar ile zirvede olan takımlar arasında ki uçurumun gün geçtikçe açılmasına ve kapanamayacak farklar ve sonuçlar oluşmasına sebebiyet vermektedir. Transfer yönetmeliğinin değiştirilmesi ve yeni bir reform sürecine girilmesi gerekmektedir ki diğer alt liglerden gelecek yeni sponsorlar üst seviyede oynamak için voleybola yatırım yapma cesaretini kendilerinde görebilsinler.

Ne yazık ki; TVF’ nin geçen sezon getirmiş olduğu; ilk 8 müsabaka sonrasında; takımlarında %30 un altında yer alan sporcular başka takımlara diledikleri takdirde transfer olabilirler hükmü dahi; hiçbir sporcu tarafından kullanılmamış olup, bu konuda çok daha dramatik yönetmelik değişikliklerinin zamanı gelmiş gözükmektedir.

2 – TÜRK VOLEYBOLUNDA Kİ İSTİKRARSIZLIK PROBLEMİ;
Türk Voleybolunun duayenlerinden Merhum Değer ERAYBAR’ ın da geçmişte söylediği gibi Türk Voleybolunda ki başarılar artık “rastlantısal” ve “kişilere odaklı” olmaktan çıkmalıdır. Yakın zamandan örnek vermek gerekirse tarihi bir başarı yakalayıp tüm Türkiye’yi gururlandıran Avrupa Şampiyonu Yıldız Bayan Milli Takımımızdan sonra Genç Bayan Milli Takımımız; büyük bir sürprize imza atarak; Slovakya gibi ülkemizdeki kadar altyapı organizasyonuna sahip olmayan (PAV Ligi, TVF Lisesi..) bir takıma yenilerek, Peru’daki Dünya Şampiyonası Finallerine katılma hakkını kaybetmiştir.
Aynı şekilde Yıldız Erkek Milli Takımımız da; Ev sahibi olduğumuz Avrupa Şampiyonası Finallerinde 8.inci olarak; Dünya Şampiyonası Finallerine katılma hakkını kaybetmiş, Genç Erkek Milli Takımımız ise Belarus’ta yapılan; Dünya Şampiyonası Eleme grubunda elenerek, yine Dünya Şampiyonası finallerine katılabilme hakkını maalesef kaybetmiştir.
Bu kadar çaba, hiçbir dönemde olmayan; Federasyon, voleybol medyası ve kulüplerin ortak destekleri ve yüksek yoğunluklu (!) hazırlık çalışmalarına rağmen oluşan bu sonuçlardan gerekli sonuçlar çıkarılmalı ve altyapılarda istikrarı sağlayacak önlemler gecikmeden alınmalıdır.

3 – TÜRK VOLEYBOLUNUN ALTYAPI SORUNLARI;
Hali hazırda altyapı kulüplerimizin ciddi sıkıntıları vardır ve bunu artık açıkça dile getirmektedirler. Lig statüleri, lig statülerinde yapılan değişikler, illerden Türkiye Şampiyonalarına katılacak takım sayıları, illere göre maç saat ve salon organizasyonlarının belirlenmesi gibi hali hazırda bulunan problemler için geniş katılımlı bir toplantı yapılmalı ve ortak alınacak kararlarla altyapılarda yeni yapılanmalara gidilmelidir.

4 – İSTANBUL’UN, ANKARA ve İZMİR’in TÜRK VOLEYBOLU İÇİN ÖNEMİ;
20 milyonu aşkın nüfusu ve Hükümetin yeni projeleri göz önüne alındığında İstanbul artık daha ciddi analiz edilmeli ve gerekiyorsa 2 ayrı şehir gibi ele alınarak bir MASTER PLAN yapılmalıdır.

Bunun yanında; 5 Milyonu geçen nüfusu ile Ankara’da; bir Dünya metropolü olmak
yolunda ilerlerken; Ankara civarında kurulan modern yerleşimler(Gölbaşı, Ümitköy, Yenikent, Eryaman, Esenboğa, Mamak vs.) tesisler, kulüpleşme, sponsorluk ve organizasyon zafiyeti yaşamaktadırlar.     

İzmir’in pozisyonu; 2005’te yapılan Dünya Üniversite oyunları dolayısıyla tesis bakımından her iki büyük şehrimizden çok daha iyi olmasına rağmen, bayanlar A1 liginde takımı bulunmamakta ve organizasyon zaafı içerisinde özellikle sponsorluk açısından sıkıntılar yaşamaktadır.

5 – YABANCI ANTRENÖR SAYISINA KOTA;
Tüm ligler için, lig sistemimiz göz önüne alındığında; rol-model olarak örnek aldığımız İtalya’da yabancı antrenör sayısında tüm liglerde bir kota uygulanmaktadır. Ayrıca çalışacak yabancı antrenörlerin İtalyanca öğrenme zorunluluğu ve yeterlilik için bir sınava tabi tutuldukları göz önüne alınırsa, Federasyonumuzun da bu konuda yabancı antrenörlere de; oyunculara getirdiği gibi (2+1) belli bir kota ve standard getirmesi bir zorunluluk olmuştur (Her ligde 2 ya da 3 yabancı antrenör gibi !).

Ayrıca; alınan tescil ücretlerinin 8.000 EURO’dan ; 3.üncü yabancı ücreti gibi; 20.000 EURO seviyelerine çekilmesi, FIVB Kategorilerine göre; 1.inci liglerde 3.üncü seviye, 2.nci liglerde 2.nci seviye lisansa sahip olmayan yabancı antrenörlerin TVF tarafından tescil edilmemesi,  en azından temel düzeyde; Türkçe testine tabi tutulmaları da önerilerimiz arasındadır

TVF’ nin sporcuların yetiştirilmesi ve ülke voleyboluna kazandırılması çabasını memnuniyetle karşılamaktayız. Federasyonumuzun yeni antrenörlerin gelişimi için uyguladığı programlar bizleri mutlu etmektedir. Bunların yanı sıra unutulmaması gereken hali hazırda Milli Takımlarımızda oynayan sporcuları yetiştiren bu noktaya getiren ve Ülke voleyboluna senelerdir her şartta hizmet etmiş mevcut antrenörlerimizin de desteklenmesidir. TVF bugüne kadar yaptığı gibi Türk Antrenörlere olan desteğini devam ettirdiği ve arttırdığı sürece Liglerimizde oynayacak yabancı sayısının önemini düşünmeksizin Türk Antrenörlüğü; her bir bireyi ile; geçmişte olduğu gibi bugünde Türk Milli Takımlarının ve kulüplerinin başarısı için birlik ve beraberlik içerisinde Olimpiyat yolunda üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye devam edecektir.

Saygılarımızla,
Yönetim Kurulu adına
Gökhan ÇOKŞEN
Basın sözcüsü


Haberi Paylaş

Comments are closed.