Ayça Tokat’ı tanıyalım…

Voleybol Bayanlar 3.Lig ekiplerinden Anadolu Üniversitesi forması giyen genç oyunculardan pasör Ayça Tokat’ı tanıyalım…

-Öncelikle sizi tanımak isteriz, kendinizden bahseder misiniz?
1996 Eskişehir doğumluyum. Anadolu Üniversitesi spor bilimleri fakültesi Beden Eğitimi Öğretmenliği 2.sınıfta öğrenim görüyorum.

-Voleybola nasıl ve ne zaman başladınız?
Babamın voleybol antrenörü olması ve ailemde herkesin sporcu olması sebebiyle salonlarda büyüdüm desem daha doğru olur aslında. Böylelikle 2003 yılında 1.sınıfın başlarında DSİ BENT SPOR’da voleybola başladım.

-Voleybolun yetenekleri ve zorlukları sizce nelerdir?
Voleybolun yetenekleri aslında çok geniş kapsamlı. Öncelikle spora yatkınlığının olması veya küçük yaşta başlanması gereken bir branş. Algı ve beceri düzeyinin yüksek olması gerekiyor. Zorluklarından bahsedersem bence diğer branşlarda dahil olmak üzere sporun çok tekrar gerektirmesi en büyük zorluklarından. Aynı tekniği sürekli tekrar etmek zorundasın. 1 hafta ara verdiğinde bile sanki 1 aydır oynamamış gibi hissettiğiniz bile olabiliyor ama bireysel sporların takım sporlarından her zaman daha zor olduğunu düşünüyorum. Bireysel sporlarda rakip iyi ve sen o gün gününde değilsen çok bir şansın olmuyor ama takım sporlarında senin yerini arkadaşların telafi edebiliyor.

-Voleybolu siz mi seçtiniz yoksa aileniz mi yönlendirdi?
Ailem beni bu konuda serbest bıraktı. Voleyboldan önce yüzmeye gitmiştim ama evde sürekli voleybolun konuşulması, maçların izlenmesi ister istemez benim de voleybola olan ilgimi arttırdı. Şuan tekrar seçme şansım olsa tekrar voleybolu seçerdim.

-Voleybol dışında hangi sporlarla ilgileniyorsunuz?
Beden eğitimi öğretmenliği okuduğum için aslında birçok sporla içli dışlı oluyorsunuz. Her branşın tekniğini kurallarını öğreniyorsunuz. Basketbol ve yüzme, voleybol dışında en sevdiklerimden diyebilirim.

-Hobileriniz ve sizi tanımlayacak özelliklerinizi de bilmek isteriz?
Aslında bir spora ciddi anlamda emek harcadığınızda sizi diğer etkinliklerden azda olsa uzaklaştırıyor. Sabahları okul akşamları antrenmanlar olduğundan dolayı boş vakilerimde genelde dinlenmeyi seçiyorum ama onun dışında film izlemek ya da arkadaşlarımla dışarıda oturup bir şeyler içmek en sevdiğim hobilerdendir. Beni tanımlayacak özelliklerim ise genelde hırslı ve mücadeleciyimdir. İnsanlara karşı sevecen ayrıca duygusalımdır. Kafama koyduğum bir şeyi mutlaka yapan biriyim tabi birde olabildiğince ailemden de gördüğüm gibi dürüst olmaya özen gösteriyorum.

-En büyük hayaliniz ve gerçekleştirmek istediğiniz projeleriniz nelerdir?
Hayallerimi sürekli değiştiren biriyimdir. Bir üniversitede akademisyen ve aynı zamanda iyi bir takımda sporcu olmak zor olsa da şuan ilerisi için bunları hedefliyorum.

-Hiç kimsenin göremediği bir özelliğiniz var mı?
İçi dışı bir insanımdır genellikle o yüzden kimsenin bilmediği bir özelliğim olduğunu düşünmüyorum. Belki daha bende fark etmemiş olabilirim.

-Bizimle bu söyleyişi yaptığınız için teşekkür ederiz son olarak ne söylemek isterdiniz?
Öncelikle bir beden eğitimi öğretmen adayı olarak; okullarda daha temel düzeydeki öğrencilerin çoğunun spora yönlendirilmemesi ve ders olarak yeterli imkan sağlanmadığı, hala spor salonu olmayan okullarımızın olması spora olan ilginin doğal olarak azalmasına neden oluyor. Okuduğum bölümden öğrendiğim en önemli şey 7’den 70’e tüm insanlarımıza spor bilincinin daha da fazla sağlanması ile daha sağlıklı nesillerin yetiştiğidir.

Voleybolunsesi ekibine bu fırsatı verdiği için çok teşekkür ederim.


Haberi Paylaş

Comments are closed.