Voleybol Federasyonu resmi sitesinde duyuru yayınladı.
İşte Voleybol Federasyonu’nun resmi sitesinde yer alan duyuru;
Voleybolun yaygınlaşması, gelişmesi, ulusal ve uluslararası alanda daha büyük başarılara ulaşması için görev yapan Federasyonumuzun bu çerçevedeki vazifelerinden birinin de geleceğin millî takımlarını oluşturmak, yetenekli sporcuların gelişmesini sağlamak olduğu malûmdur.
Bu nedenle gelecek vaat eden 12 kız, 12 erkek sporcuyu bir çatı altında toplayarak Millî Takım Antrenörleri nezaretinde ev sahibi olduğumuz 2011 Yıldızlar Avrupa Şampiyonasına hazırlamak gerektiği düşünülmüştür.
Bu çerçevede Deplasmanlı Aroma 2. Liglerinde aynı takımda oynamaları sağlanarak Millî Takım Antrenörleri nezaretinde tecrübelendirilecek sporcuların sosyal yaşamından beslenme ve barınmasına, eğitim hayatından cep harçlığına kadar her şey hesaplanmış, son derecede hâlis bir niyetle teknik ekipler görevlendirilerek bu kapsama uygun sporcuların isimlerinin aynı takımdan en fazla 2 kişi olacak şekilde tespit edilmesi istenmiştir.
Bu proje, 25 Mayıs 2009 Pazartesi günü Aroma 1. Ligleri (Erkek/Bayan) Kulüp Temsilcileri ile yapılan toplantıda da ifade edilmiş ve orada bulunan 24 Birinci Lig takımından 23’ünün temsilcilerinin tümü tarafından benimsenmiş, onaylanmış, hararetle desteklenmiş ve Yönetim Kurulumuzca 06/06/2009 tarih ve 10 sayılı toplantıda bu konu karara bağlanmıştır.
Yani uygulama; Celal DEMİRBİLEK’in heves ettiği ve müjde verdiği gibi “kulüplerin rızası hilafına” değil, bilakis onların rıza ve destekleri alınarak başlatılmıştır.
Her hayırlı işte olduğu gibi bu işte de şer seslerin yükseleceği muhakkaktır. Zaten bu baştan beri öngörülmüş, voleybolun kazançları uğruna göğüslenmesi gereken bir bedel olarak seve seve göze alınmıştır. Nitekim; bu projenin Liselerarası Türkiye Şampiyonasında iddialı olan okul takımlarının gücünü zayıflatmaktan tutun, sporcuların Ankara’da öğretim düzeyi düşük okullara verilmesine varıncaya kadar birtakım yakışıksız, uygunsuz ve insafsız spekülasyonlara konu edildiği görülmüş, işitilmiştir.
Türkiye Voleybol Federasyonu bu kez, en yetkili ağızdan bilgi vermek üzere bu takıma seçilen öğrencilerin velilerini Ankara’ya davet etmiş, sporcu velilerine gerekli açıklamaları bizzat Başkanın ağzından yapmıştır.
Sorun yoktur.
Kanunsuzluk, hukuksuzluk hiç yoktur.
Kamuoyunu yönlendirmedeki gücü ve değeri tartışılmaz Hürriyet Gazetesinin duvarlarını kendine siper alarak bizce malûm sebeplerle üç buçuk seneden bu yana Federasyonumuza hesapsızca ateş açan Celal DEMİRBİLEK “doğru” diye hangi yönü gösteriyorsa, diğer tarafa giderek doğrunun bulunacağını Voleybol Camiası iyi bilmektedir.
Türkiye Voleybol Federasyonu, bu gazeteciyi yalanlamaya gerek duymaz.
Zaten bu gazeteci de bir kez daha ispat yükü altına girdiği isnatlarını ispatlamaya gerek duymayacak, “Bir kişi inansa kârdır!” diyerek siperine sinip yeniden ateş edeceği fırsatın doğmasını bekleyecektir.
Ne tesadüftür ki Celal DEMİRBİLEK’in Türkiye Voleybol Federasyonunu açık düşürmeye çalıştığı tüm hamleleri, Federasyonun idarî veya Millî Takımlarımızın uluslararası başarılarına denk gelivermektedir.
Türk Voleyboluna tesis kazandırmaya çalıştığımızda Celal DEMİRBİLEK koşarak gelir, salonumuzu “kaçak” ilan eder.
Yıldız Kızlarımız Meksika’da Dünya Şampiyonası Finali oynadıklarında Celal DEMİRBİLEK bir kez daha siperden kahramanca fırlayıp bu defa salonumuzu mühürleyiverir.
Görüldüğü gibi, tüm haberleri müjde niteliği taşır.
Bu kez de Yıldız Kızlarımız Tayland’da namağlup olarak Yarı Finali garantilemiş, Dünya Şampiyonluğuna doğru yürümeye başlamıştır ve doğal olarak Celal DEMİRBİLEK’in de siperden çıkma vakti gelmiştir.
Bu gazeteci, bizce malûm sebeplerle böyle davranmaktadır. O iddialarını ispat etmekten özenle kaçındığı sürece Türkiye Voleybol Federasyonu da işlerin onun heves ettiği gibi gitmediğini açıklamaktan mutluluk duyacaktır.
Bu nedenle aşağıdaki açıklama; Celal DEMİRBİLEK’in yazısında gerçekmiş gibi göstermeye çalıştığı “şey”lerin doğrusunu Celal DEMİRBİLEK’e göstermek için değil, Voleybol Camiasını bilgilendirmek için yapılmıştır.
1. Temel görevi Türk Voleybolunu yaygınlaştırmak, benimsetmek, sevdirmek ve geliştirmek olan Türkiye Voleybol Federasyonu, uygulama yetkilerini Çerçeve Statü, Ana Statü ve Talimatlardan almaktadır.
2. Türkiye Voleybol Federasyonu bugüne kadar hukuksuz iş yapmamış, yapılmasına da müsaade etmemiştir.
3. Türkiye Voleybol Federasyonu; yukarıda tarih verilerek açıklandığı gibi, 2011 yılında Yıldız Takım yaşında olacak yetenekli sporcuları bir çatı altında toplamaya, onlara oyun tecrübesi, aynı yıl ev sahipliğini yapacağımız Avrupa Şampiyonasına kadar bir arada oynama ve birbirini tanıma fırsatı sunmakla kurnazlık yapmamakta, kupa, madalya ve yetiştirme parası toplamaya çalışmamakta, aksine hatırı sayılır bir bütçeyle Türk Voleyboluna, dolayısıyla Türk Kulüplerine emsalsiz bir sporcu havuzu oluşturmaktadır.
4. Sistem; gelecek vaat ettiği düşünülen yetenekli sporcuların kamptan kampa değil, sürekli bir arada tutulmaları mantığına dayanmaktadır ve Millî Takım Antrenörlerimiz tarafından birkaç senedir ısrarla önerilmektedir. İtalya, Hollanda, Belçika gibi bazı ülkelerin bu modeli uyguladığı görülmekte, Voleybol Ülkesi sayılan İtalya ve Hollanda’nın yanı sıra Belçika’nın Yıldızlarda Avrupa Şampiyonluğuna varan çarpıcı başarısı göz ardı edilmeyecek bir örnek teşkil etmektedir.
5. Türkiye Voleybol Federasyonunun; voleybolun gelişimi için öncelikle modern spor ülkelerindeki başarılı uygulamaları takip etme ve ülkeye uyarlama mecburiyeti vardır. Burada da yapılan budur.
6. Nitekim Türkiye Voleybol Federasyonu, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Federasyon yetkililerinin hazır bulunduğu toplantıda, 25 Mayıs 2009 günü 23 1. Lig takımının, 13 Haziran 2009 günü ise seçilen sporcuların ebeveyninin rıza ve desteğini almıştır.
7. Bununla da kalınmamış; Millî Takım antrenörlerinin ikinci liglerden de oyuncu tespit ettikleri öğrenilince bu defa bu oyuncuların kulüpleri bizzat Başkan veya Federasyon yetkilileri tarafından aranarak bilgilendirilmiş, şifahi onayları alınmıştır.
8. Kulüpler, TVF Sporcu Tescil, Lisans ve Transfer Talimatının amir hükümleri uyarınca; reşit olmayan sporcuların ailelerinin muvafakatını almak ve yetiştirici kulüplerin “yetiştirme bedeli”ni ödemek suretiyle diledikleri sporcuyu transfer edebilirler.
9. Türkiye Voleybol Federasyonu, kendi öngördüğü kulüpte oynatmak istediği sporcular için ise bu bedelin iki mislini ödeyerek kulüpleri bir kez daha desteklemiş ve onlara bu vesile ile bir kez daha teşekkür etmiş olacaktır.
10. Talimat son derecede açıktır. Kulübü tarafından Türkiye Voleybol Federasyonunun öngördüğü kulüpte tecrübelenmesine geçici olarak “muvafakat edilen” sporcu, 2011 Avrupa Şampiyonasından sonra kendi kulübüne geri dönecektir.
Muvafakat etmeyen kulübün sporcusu ise, nasıl ki velisinin rızası olduğu takdirde yetiştirme bedeli karşılığında bir başka kulübe transfer olabiliyorsa, aynı şekilde yetiştirme bedeli karşılığında tüm haklarıyla birlikte transfer olduğu kulübe geçmiş olur. Buradaki tek fark, kulübün lehine olarak yetiştirme bedelinin iki mislinin ödenmesi ile ortaya çıkan farktır.
11. Aroma Deplasma
nlı 2. Ligleri 2 grup hâlinde oynanmakta, gruplandırma kulüplerin ulaşım kolaylıkları hesaba katılarak coğrafi yakınlıklara göre yapılmaktadır. Dolayısıyla TVF Voleybol İhtisas Lisesi Spor Kulübünün Ankara veya İstanbul grubunda yer almış olması, herhangi bir kulübe ilave külfet getirmeyecektir.
12. Göreve geldiği günden bugüne yıllardır âdetâ ortadan kalkmış olan altyapı Türkiye Şampiyonalarını kaynak aktararak harekete geçirmiş, tüm liglerdeki tüm kulüplere isim hakkı payı adıyla maddi destek sağlamış, Voleybolun iddaa’ya girmesi için olağanüstü çaba sarf ederek bu katkıyı çok yükseklere taşımış, yaygınlaşmayı artırmak için Deplasmanlı Bölgesel Ligleri hayata geçirip buraya da kaynak aktarmış, bununla da yetinmeyip Deplasmanlı Bölgesel Liglere ve Aroma 3. Liglerine ilave maddi destek sağlama planını hayata geçirme aşamasına gelmiş bir Federasyona kulüplerin yetiştirdiği oyuncuları zorla elinden alan bir Federasyon yakıştırması yapmak, gelse gelse Celal DEMİRBİLEK’in aklına gelebilir.
13. Türkiye Voleybol Federasyonu, planlı adımlarıyla Türk Voleybolunun geleceğini güvence altına alma yolunda ilerlemektedir ve bundan taviz vermeyecektir.
Comments are closed.