İnandık ve kupayı kazandık

Futbolun UEFA Kupası, CEV hafta sonu Halkbank’ın müzesine gitti. Başarının mimarlarından kaptan Hüseyin Koç kupanın hikayesini Taraf’a anlattı

 

CEV istatistiklerinde ilk sırada, daha önce bir çok kez Avrupa’nın en iyi pasörü seçildi Hüseyin Koç.  Daha önce Arkas forması ile Challenge Kupası’nı kazandı. Her kupa çok değerli ama bu seferki bir başka. Kariyerini noktalamadan bu kupayı almayı çok arzu ettiğini anlatan Hüseyin, erkeklerde ilk kez kazanılan başarıyı iki sene önce kaybettiği babasına ithaf etti.

 

–Sezona kötü bir giriş yapmıştınız ve her gün artan bir performansla iyi bir yere geldiniz. Kupa yolculuğunu anlatır mısın?

Sezona başlarken beklentiler çok yüksekti.  Hem yabancı hem de yerli oyuncuların milli takımdan geç gelmesi bizi olumsuz etkiledi. 3-2 oynadığımız tüm maçları kaybettik. İstemediğimiz mağlubiyetler aldık.  Bence dönüm noktası CEV Kupası ilk turunda oynadığımız Delecta Bydgoszcz maçı. Polonya’da 3-0 yenildik, Ankara’da 3-2 yendik ardından da altın seti kazandık. O maçı kaybetsek çok daha kötü duruma düşebilirdik. Ama o maçtan sonra toparlandık çok kuvvetli takımları yendik ve kupada bir daha mağlup olmadan şampiyonluğa ulaştık.

 

–Takımın yapısı nasıl?

Selahattin Süleymanoğlu ve Ahmet Kavaz’ın bu takıma emekleri inanılmaz. Doğru hamleler yaptılar ve çok iyi bir takım kurdular. Kafa olarak, insan olarak çok iyi takım. Çok tecrübeli oyuncularımız var. Priddy, Luis, Emre’nin gücü isteği, Salah’ın rahatlığı. Resul’ü unutmamak lazım. Blok makinesi. Çok iyi bir sezon geçiriyor. Takıma  katkıları çok büyük. 

 

–Nuri ile birlikte Arkas’ta da oynamıştın. 

Nuri ile ben çok uzun yıllardır birlikte oynuyoruz. Arkas’ta Challenge kupası kaldırdık birlikte. O beni içerde çok rahatlatıyor. 

 

–Başarının sırrı nedir?

Arkadaşlık, inanç. Biz bu kupaya çok inandık ve sonunda da başardık. Halkbank 20 yıldır voleybola hizmet veriyor. Bütün büyük kulüpler şubelerini kapatırken onlar inat ettiler. Halkbank bunu hak etti. Biz de bunun içinde olduk. 

 

–Bu sezon çok iyi oynuyorsun. Nazar değmesin.

Teşekkür ederim. Eşim ve çocuğumla çok mutluyum. Bu da oyunuma ve takımıma yansıyor.  Hırslarım gitti. Arkas Spor ile 2009 yılında Challange Kupası’nı kazandım. Şampiyonanın en iyi pasörü seçildim. Bu kupa benim kariyerim için çok önemliydi. En verimli çağımdayım. Olgunlaştım.

 

–Ailene çok düşkün olduğunu biliyorum. İki sene önce babanı kaybettin ve kupayı babana armağan ettiğini söyledin.

Rahmetli babam için oynadım.  Keşke orada olsaydı. Ama beni izlediğini, mutluluğumu paylaştığını hissediyorum.  Babamı rüyamda görmüştüm oğlum olmadan önce. Oğluma onun adını verdik. 

 

–İlk maçta 3-1 yendiğiniz İtalyan takımı Latina karşısında Ankara’da neden bu kadar zorlandınız?

En tehlikeli insanlar hayatta kaybedecek bir şeyi olmayan insanlardır. Latina’nın da Ankara da kaybedecek hiçbir şeyi yoktu. O yüzden çok rahat oynadılar. Biz de çok kötü servis attık. O yüzden de oyuna bir türlü giremedik. Bunu nedeni tamamen baskı. Çok önem verdik bu kupaya o bizde ters bir tepki yarattı. 

 

–Dolu tribünler mi sizde bu baskıyı yaratan?

Böyle tribünlere alışık değiliz. Ben çok seviyorum kalabalık önünde oynamayı ama bazı arkadaşlarım bunun baskısını hissetti. Başka bir şey daha söylemeliyim bizden bir gün önce Fenerbahçe Kadınlarda CEV Kupası’nı kaybetti. Onlar alamadı biz almalıyız dedik. Bu da baskının başka bir şekliydi. 

Bu tribünlere alışmamız lazım. İtalyanlar her hafta lig maçlarını dolu tribünlere oynuyor. Konserse konser bu işin şov yönünü ortaya çıkarmalı ve seyirci çekmeliyiz. Ben dediğim gibi seviyorum dolu tribünlere oynamayı. Pasör olduğum halde 11-12 sayı ürettim.

 

Priddy= Öncü

Luis= Motivasyon

Salah= Gamsız

 

–Luis için motivasyon dedin ama son maçta çok iyi değildi.

Luis uzun yıllar İtalya’da oynamış. Bence ilk aşk gibi İtalyan takımı ile oynamak onu maç içinde gerdi.

 

–Maçtan bir gece önce hasta olmuşsunuz?

2 günde bir maç yapıyoruz, vücut kaldırmıyor.  Ben, Emre, Luis ve Nuri maçtan önceki gece hastalandık. Mehmet Akpolat’ın bu şampiyonlukta bizim kadar hakkı vardır. O olmasa maça çıkamazdık. Bize serum verdi ve bizi diriltti.

 

–Bizliyoruz ki bu tür başarılardan sonra takımlarda bir düşüş oluyor. Motivasyon kaybı mı desem, havaya girme mi. Halkbank için böyle bir tehlike var mı? 

Bizim takımda havaya girmeye müsaade etmeyecek birinci isim Nuri. Onun çok güzel bir sözü var söyleyemem ama havaya gireni hemen kendine getiriyor. Şimdi kupayı unutup Türkiye Kupası ve lige odaklanmamız lazım. Çünkü bu başarının değeri Şampiyonlar Ligi’ne kaldığımızda katlanacak. O yüzden ligde şampiyon olup devler ligine gitmemiz lazım. 

 

–Halkbank’ın hedefi Şampiyonlar Ligi midir?

Evet hedef şimdi Şampiyonlar Ligi. Orada oynayıp final-foura kalmak istiyoruz. Ağacı bile ekiyorsun 10 yıl sonra meyve alıyorsun. Halkbank artık ektiklerini biçmeli. Hedefleri olmalı. Ben olurum olmam bilemem, tabii ki çok isterim önümüzdeki sene de bu kulüpte oynamayı. Onlar beni istediği sürece burada olurum. 

Hasan Cebebi, Süleyman Aslan, Selahattin Süleymanoğlu Ahmet kavaz olduğu sürece başarılar devam eder. Bankaya yakışır bir başarı elde ettik. Bunu Şampiyonlar Ligi ile süsleyeceğiz.

 

BEGÜM DOĞANAY