İstemek başarmaktır

İdmanocağı Spor Kulübünü; sosyal, kültürel, sportif faaliyetler yapan, Trabzon kültürüne ve sporuna yön veren bir cemiyet olarak görmek gerekir. Tarihimizde atletizm, futbol, basketbol, tenis, jimnastik, voleybol, tiyatro gibi alanlarda temsil ekiplerimiz olmuştur. Rıza Kuğu Ağabeyimiz, 1924 Paris Olimpiyatları’nda ülkemizi atletizm dalında temsil etmiştir. Kulübümüzde Ahmet Suat Özyazıcı ve Özkan Sümer gibi bir çok sporcu ve antrenör yetişmiştir. İdmanocağı, her zaman Trabzon’un sosyal ve kültür hayatına yön veren bir cemiyettir.

1967 yılında İdmanocağı, İdmangücü, Martı Spor ve Karadenizgücü ile birleşerek Trabzonspor’u oluşturmuştur. Bu oluşum Türk futbolunda yeni bir çağ açmıştır. Basketbol ekibini 2. lig seviyesinde Trabzonspor’a devrederek bugünkü Trabzonspor Basketbol Kulübü’nün oluşumunu sağladı. Futbol şehri olan Trabzon’da voleybol branşında bayanlar kategorisinde kazandığımız şampiyonlukla 1. Lig’de oynamaya hak kazandık.

Bayan voleybolunun oluşumu çok ilginçtir. Birgün işyerinde otururken bir veli geldi. Kulübümüzün altında voleybol oynamak istediklerini söyledi. Ben kendilerini tersledim. Kendisi bana tepki verdi. Kullandığı kelime aynen “Sen İdmanocağı’nın başkanısın, herhangi bir kulübün değil.” oldu. Bu karşı duruş hoşuma gitti, böylece voleybola adım attık. 3.Lig’den 2. Lig’e terfi etmek için Ankara’ya gittiğimiz zamanki durumumuz, at arabasına binip maç yapmak için şehre giden kasaba takımları gibiydi. Bu gün 1. Lig’deyiz.

Yaşam besini, sportif başarılar olan Trabzon’un gurur kaynağı olan İdmanocağı, büyük kurum ve kuruluşların yarışmakta zorlandığı bir takım olduk. Takım olarak “BİR”iken , sponsorlarımızla“BİZ” olduk, şampiyonluk hedefi koyduk. Zorlu mücadele sonunda hedefe ulaştık.

Bu başarıyı bize yaşatan teknik kadromuz ve sporcularımızla ne kadar övünsek azdır. Hırsları ve istekleri ile karakteristik Trabzonlu özelliği sergilediler. Amerikalısı, Ukraynalısı, İstanbullusu, Ankaralısı, Antalyalısı, Muğlalısı tek vücut, tek beyin oldular. Trabzonlu gibi hırslandılar, Trabzonlu gibi istediler, Trabzonlu gibi mücadele ettiler, Trabzonlu gibi söke söke şampiyon oldular. Bu başarı ile ne kadar övünsek azdır. Bu başarı bir amatör takımın, kamu kurumları ve dev şirket takımları karşısındaki onur mücadelesidir.

Bu mücadelede haksızlığa karşı dik durduk, tepki verdik, adalet istedik, tepki verdik ceza aldık ama yılmadık. Çıkarlarımız için eğilmedik, bükülmedik. Dimdik ayakta durduk, hakkımızı aradık. Önümüzdeki engelleri sporcu kardeşlerim ve teknik ekibimizle birlikte birer birer aştık. Onurumuzla, gururumuzla şampiyon olduk. Bu nedenle bu şampiyonluk bizim için kutsaldır.

Hayatta başarılmayacak hiçbir şey yoktur diyoruz. İstemek başarmaktır diye haykırıyoruz. Başarmak için istek, gerek ve şarttır. Murat Yedidağ Hocam; “Ben istemenin ne demek olduğunu Trabzon’da öğrendim.” dedi.

Sultanlarımız, bunun ne kadar doğru olduğunu bize ispatladılar. Sağ olsunlar, var olsunlar. “BİR” idik, “BİZ” olduk, şampiyonluğa baş koyduk. Sonunda başardık. Hepsinin gözlerinden öpüyorum.

Bu mücadelede eşime, çocuklarıma, yönetim kurulu arkadaşlarıma ve iş arkadaşlarıma teşekkür borçluyum. Onların desteği ile evde ve işte aklım arkada kalmadı. Onlar bu başarının görünmeyen kahramanları oldular. Kendilerine çok teşekkür ediyorum.

Mehmet ÖZ