Sahada kıyasıya mücadele





Acıbadem Bayanlar Voleybol Ligi’nin Şampiyonluk adayları Galatasaray Daikin ve VakıfBank’ın Japon oyuncuları sahada kıyasıya mücadele ederken, dışarı çok sıkı iki dost
 
VakıfBank Japonya’nın en önemli oyuncularından Saori Kimura’yı renklerine kattıktan sonra Galatasaray Daikin de sezon başladıktan kısa bir süre sonra Japonya Milli takımı’nın liberosu Yuko Sano ile kadrosunu güçlendirdi. Milli takımdan yakın arkadaş olan iki Japon oyuncu Kimura ve Sano ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdi.
Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde bir kez daha şampiyon olmayı hedefleyen iki takımdan VakıfBank yarın Polonya’nın Atom Trefl Sopot takımıyla 
Final foura giden yolda ilk maçına çıkacak. Kimura şampiyonlar ligindeki hedeflerini anlatırken, final-foura ev sahipliği yapacak sarı-kırmızılıların liberosu da kupayı kendilerinin kazanmak istediğini söyledi.  
 
-Kimura önce senden başlamak istiyorum. İlk kez ülkenin dışında forma giyiyorsun. VakıfBank’a transferin nasıl gerçekleşti. Takım hakkında bir bilgin var mıydı?
Olimpiyatlarda derece almıştık. Japonya’da şampiyon oluyorduk. VakıfBank’ın adını duymuştum. Yeni bir şey denemek istedim, yeni başarılar yaşamak istedim ve buraya geldim.
 
-VakıfBank hakkında daha önce detaylı bir bilgin var mıydı.
Hayır. Sadece ismini duymuştum. Başarılarını biliyordum ama kulüp yapısı ile ilgili herhangi bir bilgim yoktu. Duyduklarımla geldim. Ama Türkiye Ligi’nin iyi bir lig olduğunu biliyordum.
 
-Sano sen lig başladıktan sonra Galatasaray Daikin ile anlaştın. Kimura’dan fikir aldın mı buraya gelmeden önce?
Sorma gereği duymadım, çünkü Galatasaray’ın da Türkiye Ligi’nin de çok iyi olduğunu biliyordum. Çok iyi oyuncular, çok iyi antrenörlerin olduğu bir lig. O yüzden herhangi bir şey sorma gereği duymadım.
 
-Kimura’nın burada olması seni rahatlattı mı?
Tabii ki arkadaşımın burada olması beni çok mutlu etti. Daha rahatladım. Çünkü ben yurtdışında başka takımlarda oynadım ama ilk defa bir Japon arkadaşım ile aynı ligde forma giyiyorum. Hiç böyle bir fırsat olmamıştı. Sahada mücadele ediyoruz ama dışarıda hep birlikteyiz. Görüşüyoruz, zaman geçiriyoruz. Yanımda bir vatandaşımın olması oldukça güzel. 
 
-Ligin güçlü iki takımında yer alıyorsunuz. Hem Vakıfbank’ın hem de Galatasaray Daikin şampiyonluk için iddialı. Siz ne düşünüyorsunuz?
Sano: Öncelikle şunu söyleyeyim. Türkiye’deki yabancı sınırlaması nedeniyle ben sadece Şampiyonlar Ligi’nde forma giyeceğim. Ama benim bakış açım kendi üzerimden değil takımın başarısına odaklı bir düşünce. Şampiyonlar Ligi’nde takımımın kazanması için elimden geleni yapacağım. Benim kazanmam değil de takımımın kazanması çok önemli. Bunun için uğraşacağım.
Kimura: Tabii ki şampiyonluk kazanmak istiyorum. Hem ligde hem de Şampiyonlar Ligi’nde. Yine Sano’nun dediği gibi ben de takımım için elimden geleni yapıp kendimi takımım için daha iyi oynamaya adadım. Takımla beraber şampiyonluk kazanmak istiyorum.
 
-Yarın çok önemli bir maça çıkacaksınız. Şampiyonlar Ligi’nde play-off turları başlıyor ve sizin ilk rakibiniz Polonya takımı Atom Trefl Sopot. Bu maçı geçerseniz final-four’a bir adım daha yaklaşacaksınız. Neler söyleyeceksin?
Kimura: Kaybetmememiz gereken iki maç oynayacağız Atom’a karşı. Bu yüzden takımdaki her birey takımın iyiliği için tek tek elinden geleni yapmalı. Ben de kazanmak, bir üst tura geçmek için elimden geleni yapacağım. 
 
-Sano sedace Şampiyonlar Ligi’nde oynayacağını hatırlattın. Motivasyon açısından bu zor bir durum değil mi?
Çok önemli bir soru. Şimdiye kadar Galatasaray forması ile iki maç oynadım ve mental yapımı oynayan oyuncular gibi tutmam gerekiyor. Önümüzdeki herhangi bir maça ben de çıkacakmış gibi o motivasyonda kalabilmeliyim. Bu soruyu ben de kendime aynı şekilde soruyorum. Kendimi böyle motive ediyorum.
 
-Şampiyonlar Ligi’nde diğer iki temsilcimiz play-off oynayarak final-foura çıkacaklarken, Galatasaray ev sahibi olmanın avantajı mı demek gerekiyor bilmiyorum direk final-fourda olacak. Maç eksiği olan bir oyuncu olarak kendi adına play-off oynamak ister miydin?
Dürüst olmak gerekirse burada şampiyon olmak istiyorum. Takım için direk final-four oynamak güzel bir şey. Zor etapları geçip direk kendi evinde final-four oynamak iyi bir avantaj. Ama kendi adıma konuşmak gerekirse kendi motivasyonumla ilgili tabii ki maç eksiğimi kapatıp takımla beraber maç oynamak benim için daha avantajlı olurdu. Ama takım her şeyin üstünde. Takımın durumu daha avantajlı gözüküyor.
 
-Şampiyonlar Ligi’nde bir final tahmininiz var mı?
Kimura: Bunu şimdiden söylemek çok zor ama bir Türk takımı finalde olabilir.
 
-Bir başla olasılıktan bahsedelim. Vakıfbank’ın final-foura kalması durumunda siz yarı finalde karşı karşıya gelecek iki takımın oyuncularısınız. Yarı-final sizin için nasıl geçer?
Sano: Olabilseydi ben Vakıfbank ile finalde oynamak isterdim. Ama böyle bir şey mümkün değil. O yüzden o maç nasıl olur, şimdiden bir şey söylemek çok zor.
 
-Birlikte vakit geçiriyoruz dediniz. Neler yapıyorsunuz?
Yemek yiyoruz, içiyoruz, geziyoruz.
 
-Türkiye’nın mutfağı ile Japon mutfağı gerçekten çok farklı alışabildiniz mi Türk yemeklerine.
Sano: Çok uzun zamandır Türkiye’nin geleneksel yemeklerini yiyoruz. Alışıyoruz alışmaya da çalışıyoruz ama bu aralar İtalyan, Japon restaurantlarını keşfettik. Oralara gitmeye başladık.
 
-Son olarak iletmek istediğiniz mesajınız var mı?
Kimura: Benim yurtdışında herhangi bir takımda oynadığım ilk yılım. Bu yüzden bu ilk yılımda VakıfBank’ta oynadığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Çünkü takımın teknik heyeti, oyuncular ve takımla ilgisi olan tüm insanlar çok iyi ve bana çok fazla yardımcı oluyorlar. Bu konuda hem onlara teşekkür ediyorum hem de burada olduğum için çok mutlu olduğumu söylemek istiyorum. 
Sano: Ben Türkiye’den önce Fransa Ligi, Azerbaycan Ligi ve tabii ki Japonya Ligi’nde oynadım. Türkiye Ligi’nin diğer liglere göre çok daha iyi olduğunu gördüm. Türkiye’deki yaşam tarzı da beni çok mutlu ve tatmin ediyor. Burada kalmak, burada kariyerime devam etmek isterim. Ben de burada olduğum için çok mutluyum ve herkese teşekkür ederim.   
 
 
  



Haberi Paylaş

Comments are closed.