Voleybol Federasyonu’nda 20 Kasımda yapılacak genel kurul öncesi mevcut başkan Erol Ünal Karabıyık, seçim sürecini değerlendirirken, “Bu seçimde hiç zorlanacağımı düşünmüyorum. Çünkü neler yaptığımı ben biliyorum ve camianın gözlerinde bana olan sevgiyi ve güveni okudum” dedi.
Karabıyık, kendisinin dışında 2 adayın daha bulunduğu seçim süreciyle ilgili olarak, ’’Bu seçimde hiç zorlanacağımı düşünmüyorum. Çünkü neler yaptığımı ben biliyorum ve camianın gözlerinde bana olan sevgiyi ve güveni okudum. Voleybol camiasının ve Türk spor kamuoyunun vefasız olabileceğini de düşünmüyorum. Hepsinin birebir ellerini tutup, hep yanlarında oldum’’ diye konuştu.
Kendileri için de yeni bir dönem başladığını anlatan Karabıyık, bu dönemi ’’filede istikrar ve iddia dönemi’’ olarak tanımlayabileceklerini söyledi. Yarım kalan ve bitme noktasına gelinen projeleri bulunduğunu ve bunların tamamlanması için istikrara ihtiyaç olduğunu ifade eden Karabıyık, şöyle devam etti:
’’Ayrıca, 2005 sonlarında yola çıktığımızda, (Türkiye’de acaba olur mu) diye bile düşünülmeyen bir iddia ortaya atmıştık. Voleybol, İddaa kuponlarında yer almalıydı. Bugün itibariyle alt yapısı hazır, ihalesi yapılmış ve gelecek yıl mart ayında uygulamaya geçilecek bir projedir bu. Gelecek dönem, bu branşın İddaa kuponlarında yer aldığında bundan alacağı payın belirleneceği bir dönem olacak. Bu payın en üst seviyede olması açısından bu süreci en iyi bizim yöneteceğimizi düşünüyorum.’’
Adaylardan birinin çok değerli bir uluslararası hakem olan Ümit Sokullu, diğerinin ise Cihat Çetinkaya olduğunu hatırlatan Erol Ünal Karabıyık, ’’Bu demokratik bir haktır. Elbette adaylar çıkacaktır’’ dedi.
Ümit Sokullu’nun, uluslararası hakemlikte zirvede olduğuna dikkati çeken Karabıyık, ’’Gönül isterdi ki, zirvede bulunduğu yerde dursaydı. Belki ilerde Türk voleybol hakemliği adına daha iyi bir hizmet yapmış olurdu. Cihat Çetinkaya ise bir dönem Maliye Gençlik ve Spor Kulübü’nde yöneticilik yapmış bir arkadaşımız’’ diye konuştu.
’BİZ TESİS YAPAN BELKİ DE TEK FEDERASYONUZ’
Sokullu ve Çetinkaya’nın kendilerine özgü farklı bakış açıları olduğunu kaydeden Erol Ünal Karabıyık, şöyle devam etti:
’’Ben kendilerinin bizim icraatlarımızla ilgili teşhislerini doğru bulmuyorum. Açıklamalara fikren katılmıyorum ve Türk voleybolu açısından doğru teşhisler olduğuna inanmıyorum. Tabi ki herkesin kendi değerlendirmesi olacaktır. Ancak 2 aday da sanki fikir birliği yapmış gibi yaptığımız tesislere takılmış durumdalar. Tesis yapmanın, federasyonun işi olmadığını savunuyorlar. Ben bunu doğru bulmuyorum. Tesis yapmak federasyonların da işidir. Eğer branşın tesis ihtiyacı varsa, federasyonlar imkanları dahilinde kendi tesislerini yapmalıdır. Voleybol Federasyonu tesis yapan belki de tek federasyon. Ben bunu övünülecek bir şey olarak görüyorum. Kendileriyle fikir ayrılığımız daha buradan başlıyor.’’
Adayların, voleybolda tesise ihtiyaç olmadığını savunduğunu dile getiren Karabıyık, ’’Türkiye’yi ben geziyorum. Gittiğim pek çok ilde antrenörlerin nasıl ağladıklarını ben biliyorum. Bu futbola benzemiyor, (bir okul bahçesi bulup oynarız) diyemiyorsunuz. Mutlaka salon olmalı. Trabzon gibi bir ilde bile voleybol takımlarının neler çektiklerini biliyorum. Ankara’da Avrupa şampiyonası oynatacak salon yok, iddia ediyorum. Bu yüzden, Avrupa Voleybol Konfederasyonu bize şampiyona için izin vermedi. İstanbul’da bile sıkıntı var. Buna rağmen yeterince tesis var diyorlarsa, söyleyecek bir şey yok’’ ifadelerini kullandı.
’CAMİANIN BAŞINI ÖNÜNE EĞMEDİK’
Yönetime seçildikleri gün ’’Sizin başınızı önünüze eğdirecek hiçbir davranışın içinde olmayacağız’’ sözü verdiklerini belirten Başkan Karabıyık, sözlerini tuttuklarını dile getirdi. Başkan adaylarının da aynı hassasiyeti göstermelerini isteyen Karabıyık, ’’Voleybola prestij kaybettirecek beyanlardan sakınmalarını tavsiye ediyorum. Voleybol kongresi ve adayları örnek gösterilmeli. Voleybolun kötü görünmesine sebep olmayalım. Bu federasyon Türkiye’de en iyi yönetilen federasyonlardan biridir. Hiçbir skandalla ilişkisi olamaz’’ diye konuştu.
Erol Ünal Karabıyık, ’’Seçilemediğiniz takdirde yarım kalan projelerinizden en çok hangisini tamamlayamadığınız için üzülürsünüz’’ sorusunu şöyle yanıtladı:
’’Adayların beyanlarından anladığım kadarıyla bu projelere devam etmeyecekler, ancak ederlerse her zaman destek olmaya hazırım. Yardım elimi uzatırım. En çok üzüleceğim proje ise Ankara’da yapılacak olan voleybol spor lisesi olur. 6 bin seyirci kapasiteli spor merkezi ve voleybol kampüsünü içeren bu proje Türkiye’ye, (spor ve eğitim bir arada olur) düşüncesini kanıtlaması açısından çok önemli. Bu projenin yapısal anlamda tamamlanmış olmasını bile yeterli bulmam. Çünkü çok iddialı bir projedir. Federasyonun bizzat başkanı ve yönetim kurulunun bu merkezle her gün ilgilenmesi gerekir. Okulun hizmetlisinden öğretmenine kadar birebir titizlikle seçilmesi ve kontrol edilmesi gerekir. Çocukların yedikleri, içtikleri, eğitimleri en mükemmel şartlarda geliştirilmelidir.’’
Federasyonun, 31 Aralık 2008 tarihi itibariyle kasasında 14 trilyona yakın bir gelir fazlası olacağına dikkati çeken Karabıyık, ’’Tesis yapılmasına rağmen bütçesi sürekli artı veren bir federasyonuz. Ama önemli olan binaları yapmak, tamamlamak değil. Bu binaları sevgiyle yaşatmaktır’’ dedi.
Comments are closed.