Aroma Bayanlar Birinci Ligi’nin 2. yarı açılış haftasının en önemli maçlarında biri 10 Ocak 2009 tarihinde Haldun Alagaş Spor Salonu’nda oynandı.
Malum trafiğin yoğun, havanın soğuk olduğu, insanın evden çıkmamak için bahane arayabileceği bir cumartesi akşamında; voleybol sevdalıları, ne olursa olsun bu maç kaçmaz diyerek, Ümraniye’ye geldiler.
Maçın daha ilk üç sayısında, yanımda oturan Fenerbahçe liberosu arkadaşım, maç ne olur diye sordu. Bende kendisine 3. sette T. Telekom bir şeyler yapmazsa 3-0 bitebileceği yorumunda bulundum. Acaba bana bunu hissettiren neydi?
Vakıfbank G.S cephesinde her şey mükemmeldi. Bütün oyuncular tam konsantrasyon içinde oynadı ve karşılaşma onlar için Avrupa Kupası öncesi iyi bir antrenman havasında geçti. Duygu hücumda ve blokta oldukça etkiliydi. Özlem ablasına, merak etme Milli takımda senin verdiğin bayrağı hakkıyla taşıyacağım der gibiydi. Grün uzun bir süre sonra tekrar smaçör oynamasına karşın; tecrübesini ortaya koydu ve gayet başarılı oynadı. Hele bir de pozisyon gereği arkada Neslihan’la aynı tura gelince Vakıfbank G.S.’nin çift geri hücumu olmuş oldu.
Neslihan’a gelince zaten hangi takımda olsa o takımı kalkındıracak bir oyuncu olduğunu bilmeyen yok. Özellikle servis ve hücumlarıyla takıma çok faydalı oldu. Yuvaya dönmek Neslihan’a iyi gelmiş gibi göründü.
Veeee Maestro…
Bütün altyapı antrenörlerine sesleniyorum. Takımlarınızdaki pasörleri O’nu seyretmeye getirin, getirin ki bir pasör nasıl defans yaparmış, nasıl takım organizasyonu kurarmış, kime ne zaman pas atılırmış ve bunlar nasıl serin kanlılıkla, kendine güvenir şekilde yapılırmış görsünler, öğrensinler. Umarım daha uzun yıllar seni seyretmeye devam edebiliriz Arzu.
Türk Telekom cephesindeyse sakatlıkların ve yorgunluğun – günde 6 saat antrenman yaptıkları düşünüldüğünde hiçte şaşırtıcı değil – takımın belini büktüğü çok açıktı. Mammadova’nın yokluğunda, pas yüzdesinden memnun olmayan Aguero’nun, gösteri zamanı diyebileceği düşünülürken, o da belindeki ve omzundaki ağrılardan olsa gerek oyuna pek bir şey katmadı. En çok alkış aldığı pozisyonlar topu parmakla içeri atıp zekâsıyla sayı aldığı pozisyonlar oldu. Bu maçta T. Telekom pasörleri ise pas atmaktan çok top peşinde koşmaktan yoruldular.
Lang Ping’in çok iyi bir antrenör olduğundan hareketle; çok da genç olmayan bu takıma bu kadar yüklenmesini, bu haftaları es geçerek takımını daha önemli zamanlara hazırlamaya çalıştığı şeklinde düşünebiliriz. Acaba öyle mi?
Bu arada Alanya’dan gurup lideri olarak çıkan Yıldız Milli Bayan takımımızı ve Mehmet Bedestenlioğlu hocamızla ekibini kutluyorum.
Emrah AKSOY
emrahaksoy_@hotmail.com
Comments are closed.