Tarihte bugün: İtalya Avrupa Şampiyonu

Spor tarihi unutulmaz anlar ile doludur. İtalya voleybolu için ülkelerinde düzenledikleri 2005 Avrupa Şampiyonası’nda kazandıkları zafer şüphesiz bu anlardan biri. Final maçı 11 Eylül 2005’te Roma’da Capitoline Stadyumu’nu dolduran 15.000 taraftarın önünde oynandı ve İtalya erkek milli voleybol takımı, Rusya’yı geriden geldiği maçta 3-2 mağlup ederek şampiyon oldu. Bu, aynı zamanda A milli erkek voleybol takımının uluslararası turnuvalarda kazandığı son zaferdi.

Montali’nin de aradan 15 yıl geçmesine rağmen hatırladığı o anlar, hem takım hem de milyonlarca taraftar için çok özeldi: “Üç tane Dünya Kupası kazanan doksanların efsane kadrosundan yalnızca birkaç kişi kalmıştı, bu yüzden zafere ulaşmak bizim için inanılmazdı. 2000 Scudetto’yu Piaggio ile kazandığımda aslında Roma’daki bu çılgın atmosferi deneyimleme fırsatı bulmuştum ve bir daha asla bulunamayacağımızı düşündüğümüz o ortam bize çok güzel bir enerji ve motivasyon vermişti. As Roma’nın genel menajeri olarak futbolda çalıştığım zamanlarda da deneyimlediğim kadarıyla şunu rahatça söylebilirim ki başkent Roma’nın spor ortamında çalışmak biraz zorlu olsa da size daima sadık. Romalılara her zaman gerçeği söylemeli ve onlara asla ihanet etmemelisiniz, o zaman sizi bu benzersiz sıcaklıklarıyla sürüklerler.”

Finalde Rusya’yı yenen takımın antrenörü Montali: “Oldukça çekişmeli geçen bir maçtı ve biz 2-1 gerideydik. Rusya’nın inanılmaz bireysel silahları vardı, ancak biz günün sonunda takım oyunumuzla gülen taraf olduk. Bütün oyuncularıma teker teker sarıldığımı hatırlıyorum ancak geri dönüşte en kararlı oyuncum Cernic için ayrı bir parantez açmam gerekir. Kulübünde çok az oynadığı için onu milli takıma almam eleştirilmişti, ancak Cernic İtalya’yı o karar anlarına götürerek nasıl bir şampiyon ve kahraman olduğunu kanıtladı.” ifadelerini kullandı.

Turnuvanın MVP’si seçilen Alberto Cisolla’nın aynı zamanda herkes tarafından tanınmasına neden olan turnuva şüphesiz onun için de çok özeldi: “Kariyerimin en iyi anıydı. Jenerasyon değişikliği, yeni genç oyuncular ve kötü geçirilen bir Dünya Ligi’nin ardından turnuvaya favori gösterilmeden başlamak faktörleri düşünüldüğünde uzun yıllar sonra Avrupa Şampiyonu olmak adeta deliceydi. Bizim için oldukça zor bir turnuvaydı, takımımız çok iyi olmasına rağmen ev sahibi olduğumuz için üstümüzde baskı hissediyorduk. Montali, bizi bir arada ve güvende tutma konusunda harikaydı. Rusya da aslında turnuvanın en büyük favorilerindendi. Galibiyetteki en önemli etkenler bizim mental açıdan daha güçlü durmamız ve baskıyı daha iyi yönetmemiz oldu. 15.000 taraftarın önünde “MVP” ödülünü almak ise kesinlikle en güzel rüyalarınızda bile göremeyeceğiniz kadar muhteşem bir duygu. Kariyerim boyunca birçok farklı yerde maç yaptım, ancak Roma her zaman kalbimin bir köşesinde kalacak.”