Bir oyuncuyla bu kadar olur

Vakıfbank’ın Fenerbahçe Opet’i sahasında ağırladığı 2022 CEV Şampiyonlar Ligi yarı final ilk maçı Bağlarbaşı’nda mükemmel bir atmosferde oynanırken, imkanı olup müsabakayı tribünde izleyenler, Türk voleybolunda tarihi anlardan birine tanıklık etti sevgili voleybol severler.

Ortasız olmaz

Maçın sayı sonucu 97:84. Orta oyuncuların maç boyu ürettikleri sayı skoru 22:9. bu iki istatistik arasındaki benzerlik, maçın neden böyle bir skorla tamamlandığı hakkında bir fikir verebilir izleyenlere. Maç boyunca takımını adeta tek başına sırtlayan Melissa Vargas ile bir yere kadar dayanabilirdi sarı lacivertliler. Kübalı pasör çaprazı haricinde ayakta kalan oyuncu yoktu Fenerbahçe Opet takımında.

Aslen Vakıfbank da çok iyi bir oyun oynamadı maçın genelinde. Ancak ligin ikinci yarısında takımın adeta lokomotifi konumunda olan Gabriela Guimares’in müthiş formunu sürdürmesi, Michelle Bartsch-Hackley’in göze batmayan yararlı oyunu ve orta oyuncuların zaman zaman patlama yapan performansı ile sonuca gitmeyi bildi ev sahibi takım. Isabelle Haak’ın kendi standardının çok altında kalan performansı, Cansu Özbay’ın zaman zaman takımı yavaşlatan hatalı tercihlerine rağmen hem de.  

İlk sette çok kötü, kalan bölümde de vasatın altı servisler kullanan sarı siyahlılar, maç genelinde daha etkili servis kullanan sarı lacivertlilere oyunun diğer tüm alanlarında bariz bir üstünlük kurdu. Fenerbahçe Opet’in kazandığı 3.setin sırrı da kullandığı etkili servislerde gizli.

Önümüzdeki hafta oynanacak rövanş maçına dek sarı lacivertlilerin bir sistem takımı olma şansı yok. Bu durumda Fenerbahçe Opet’in ne yapıp edip diğer oyuncularından daha fazla katkı alacak bir top dağılımı çalışması, özellikle de orta oyuncuları çok daha fazla oyuna sokması gerekiyor. Aksi takdirde bir oyuncuyla finale gitme umudu, Kaf Dağının da ardında görünüyor.

Bu feyk kullanışlı değil

Vakıfbank’ta pasör Cansu Özbay’ın 1 numarada olduğu pozisyonda Guimares 2, Zehra Güneş 3, Haak ise 4 numarada bulunuyor. Bu pozisyonda sarı siyahlılar Brezilyalı smaçörü 4, İsveçli pasör çaprazını ise 2 numaradan hücum ettirebilmek adına basit bir pozisyon feyki uyguluyor. Öndeki 3 oyuncu da dikeyde aynı hizada orta noktaya yakın bir yerde konumlanıyor. Servis atılınca da Özbay yerine kaçarken Haak ters yönde 2 numaraya, Guimares ise doğru yönde 4 numaraya gidiyor. Bu feyk, düşünüldüğü kadar faydalı değil aslında. Zira İsveçli oyuncu bu kaçışlar esnasında çoğu zaman oyundan düşüyor. İstatistiklere bakıp “Pasör 1” +13 görenler tersini düşünebilir. Ancak bunun en temel sebebi, sarı lacivertlilerin bu feyki bozmak adına atması gereken kısa servisler yerine geri çizgiyi hedeflemesiydi. Zira kısa servisle Vakıfbank’ın bu hücum düzenini oturtacak zamanı kalmayabilirdi. Ancak geriye uçan ve manşetle pasöre yükseltilen toplar, bahse konu köşe oyuncularının yerlerine yerleşebilmeleri için gereken zamanı verdi sarı siyahlılara. Ayrıca Özbay’ın kullandığı etkili servisler Fenerbahçe Opet’in hücum düzenini bozdu ve Sarı-Siyahlıların hanesine sayı olarak döndü. Bu da +13’ü daha anlaşılır kılıyor.

Maçın havası unutturdu

Vakıfbank’ın maç boyunca yaptığı tek taktik değişiklik, servis çizgisinin gerisine gelen Chiaka Ogbogu yerine daha iyi servis kullandığı düşünülen Meryem Boz’un oyuna girmesi idi. Dördüncü sette de Birleşik Amerikalı oyuncu servise gittiğinde Giovanni Guidetti birden bu durumu hatırlayarak Boz’u yanına çağırdı acilen. Ancak milli pasör çaprazı değişim noktasına gelene kadar baş hakem servis düdüğünü çaldı ve bu değişiklik yapılamadı. Bu duruma oldukça bozulan İtalyan çalıştırıcı, kendisine bu değişikliği haber vermeyen yardımcısı Saim Pakkan’a uzun süre sitemde bulundu. Böylesi bir ortamda unutulabilecek bir hatırlatma, hele de çok farklı öndeyken pek de üzerinde durulmayacak cinsten denilebilir.

Yanlış kamera yanlış karara sebep oldu

Maçın baş hakemi Slovak Igor Porvaznik, ilginç kararlara imza attı desek yanılmış olmayız. İkinci sette önce Guimares, sonra da Eda Erdem’e top taşıma kararı çaldı. İlk karar yanlış olduğundan skoru eşitlemek adına karşı tarafa da bir düdük üfledi ve yapılan ikinci itirazda bunu açıkça dile getirdi. Ancak 3.sette Fenerbahçe Opet kaptanının attığı bir plase vardı ki, diğerlerinin yanında adeta “suyundan da koy”dedirtti. İlginçtir, Porvaznik bu topa düdük çalmadı.

3.sette skor 9:9 iken Guimares’in yaklaşık yarım metre karşı sahadaki topa kolunu sokarak attığı plase sarı lacivertlilerin hanesine yazılması gereken bir sayıyken Vakıfbank’a gitti. Bu pozisyon için gereksiz yere “fileye temas” itirazı yapan Fenerbahçe Opet cephesi ise 1 itiraz hakkını kaybetmiş oldu.

2.setin son rallisinde Guimares’in hücumunda top Naz Akyol’un parmaklarından dışarı gitti. Ancak hakem yanlış karar verince durum GDS’ye soruldu ve doğru karar verilerek set noktalandı. 15 yaşından beri en üst düzeyde voleybol oynayan, voleybolcu olmak isteyen genç kızların idolü olmuş ve milli formayı sayısız kez terletmiş Akyol gibi bir tecrübeye bu pozisyonda fair-play gereği doğruyu söylemek yakışırdı. Ancak Akyol susmayı seçti ve puan kaybetti.

4.sette skor 21:15 iken Arina Fedorovtseva’nın hücumunda top Zehra Güneş’in parmaklarından dışarı gitti. GDS’de yanlış kamera görüntüsü alınınca da parmağı oynatan top parmağın önünde kaldı ve parmak hareketini perdelemiş oldu. Halbuki ters taraftaki kamera incelense, topun elden dışarı gittiği rahatça görülecek ve doğru karar verilecekti.

Bu oturma düzeni yanlış

Vakıfbank Spor Salonunda deplasman taraftarı, normalde file arkası üst tribünde otururdu. Bugünkü maçta ise sarı lacivertli taraftarlar, Vakıfbanklı izleyicilerle yan yana oturur vaziyetteydi. Centilmen bir taraftar kitlesi olan voleybol maçında bir sorun yaşanmadı ama tedbirli olmanın her şeyden önce geldiği unutulmuşa benziyordu.

Zaten sponsor sıkıntısı var

Skorboard’da maç boyunca Vakıfbank-Fenerbahçe SK yazdı bugünkü maçta. Ancak oynayan takım Fenerbahçe SK değil, Fenerbahçe Opet idi. Yani bu takımın Şampiyonlar Liginde yarı finale gelmesini sağlayan sponsor. Şimdi bir düşünün, hatırı sayılır bir maddi harcama yaparak hem sevdalısı olduğunuz takımı destekleyecek, hem de şirketinizin ismini daha fazla yerde duyurarak reklamını yapacaksınız. Ancak bir maçta adınız hiç geçmeyecek. Bu durumda neden bu spora daha fazla yatırım yapacaksınız? Zaten az sayıda ve belirli çevrede bulabildiğimiz sponsorları böylesine küçük işler için kaçırmaya gerek var mı? Takdir sizlerin.

Voleybol dolu günler dileğiyle,

Kayhan Kösem

kkayhan@hotmail.com

Haberi Paylaş

Comments are closed.