Malumun ilanı VakıfBank’ın şampiyonluğuyla sonuçlanan bir lig sezonunun ardından Milli Takım sezonunu VNL’le hem de Ankara’da açtık.
Avrupa Şampiyonası’nda ilk kez ikinciliğimizi Ankara seyircisiyle birlikte yaşadığımız 2003’ten beri bir nevi voleybolumuzun mabedi olmuştur. Milli Takım düzeyinden üst sevinçlerimizi hep Ankara’da yaşadık ama öte yandan kaçan şampiyonluklarımızı da Ankara’da yaşadık 🙂
Dün maçı izlerken sanki o 2003’teki seyirci hep aynı kalmış hiç büyümemiş, yaşlanmamış dedim. Çünkü aynı coşku vardı tribünlerde. Sanırım Ankaralı olmayan biz voleybol severlerin Ankara’da en çok kıskandığımız şey budur 🙂
Tribünler sahayı coşturdu, sahadaki güzel oyun da tribünlere eşlik ve teşekkür etti.
Birazcık da maça gelecek olursak;
İtalya’da Egonu yoktu, yenmemiz kolay oldu mu derseniz, İtalya daha takım oyunu oynadı Egonu olmayınca derim. İlk maçların, ilk turnuvaların günahı olmaz ve VNL ne kadar puan olarak önemli olursa olsun hep kendinden sonraki Dünya, Avrupa Şampiyonluklarına, Olimpiyatlara hazırlık olarak görülür ülkeler için. İtalya için de dün öyleydi ve bizim için de uzun zaman sonra Hande-Meliha ikilisinden sonra sahada Hande-Saliha’yı izledik. Uzun bir aradan sonra Guidetti yedek smaçörlerimizde birbirini tamamlayacak oyuncuları kadroya aldı. Hande-İlkin-Saliha-Meliha-Tuğba-Yaprak’tan (geniş kadrodaki oyuncular dahil) hangi ikisini oynatırsa oynatsın istenilen verimin alınabileceğini düşünüyorum. Çünkü biz Ebrar + power smaçör oynayan bir takım değiliz. O oyunu oynasak kazansak bile diğer oyuncuları skora neden az katkı yaptılar diye yerden yere vurduğumuz, pasöre giden topların defanstan nasıl kimler tarafından çıktığını da göremediğimiz için dünkü kadro ve oyun gayet iyiydi. Herkes skora ve defansa katkı vermeye çalıştı. Egonu ya da Boskovic’iniz yoksa takım oyunu en büyük silahınız olur çünkü pasör çaprazınız Ebrar da defansta katkı sağlıyor. Dün sahadaki oyun da takım oyunu oynamak isteyen bir takım olduğumuzu gösterdi. VNL’i biz de hazırlık olarak kullanırsak hem sonraki Dünya Şampiyonası hem de lig için çok tecrübeli oyuncularımız olacaktır.
Çok iyi jenerasyonlarımız var ve bu jenerasyonlar doğru geliştirilip, doğru kullanılırsa Avrupa, Dünya, Olimpiyat şampiyonlukları görmemiz hayalden çıkıp gerçek olur. Her ne kadar Milli Takım antrenörümüz VakıfBank için transfer ettiği oyuncuları dünyanın bir numarası olarak gösterse de bizim de Ebrar’ımız var ve Brezilya’da kısacık zamanda sorumluluk verildiğinde neler yapabildiği gösteren Ceren’imiz var.
Minik bir sıkıntımız var, artık VNL dahil “Final oynamak istiyoruz!” demeyelim. Çünkü dediğimiz oluyor final oynuyoruz ama şampiyon olamıyoruz.
“Şampiyonluğun en güçlü adayıyız ve Ankara seyircisi ile birlikte bunu başararak hem onlara hem de ülkemize bir ilki yaşatmak istiyoruz!”
Bu daha iyi oldu sanki ne dersiniz?
Fatma Madi Babuşcu