Her şey voleybol için

Arçelik Spor Kulübü’nün kapanmasıyla Tokat Plevne Spor’a transferimle yeni bir döneme başladım. Güzel geçen uzun bir lig maratonundan sonra play-off mücadelesi başladı ve kıyasıya sürüyor.

Play-off ilk turunda Fenerbahçe takımına elenmemize rağmen mütevazi takımımızla play-off içinde bulunmaktan kendim ve takımım adına gurur duydum. Gönül daha ilerilere gitmek isterdi ama gücümüz buraya kadarmış.

Yarı final maçlarının hemen hemen hepsini seyretmeye çalışıyorum ve izlediğim maçlar bana bu ligin kalitesinin Avrupa standartlarında olduğunu gösteriyor. Birkaç sene öncesine kadar 1-2 takımın ligi domine ettiğini düşünürsek bu seneki ligin ve şu andaki oynanan maçların (yarı finallerin) ne kadar üst düzeyde ve seyri güzel maçlar olduğunu söyleyebiliriz. Hemen hemen ligdeki tüm takımlar birbirleriyle kıran kırana oynayabilecek düzeydeydi. Özellikle play-off serisinde oynayan takımların ufak nüanslarla birbirlerine karşı üstünlük sağladıklarını görüyoruz. Kendi adıma da şunu söylemeliyim ki her geçen sene voleybola sevgim ve saygım katlanarak devam ediyor. Belki de buna yıllar sebep oluyor. Bu duruma gelmem işimde idialist ve iradeli olmaya çalışmam, antrenmana gitmek için can atmam yani kısacası voleybolu çok sevmem en büyük etkendir. Bu etkenlerin ortaya çıkmasında rol oynayan ise beni yetiştiren ve bu sene birinci ligde ilk defa beraber çalıştığım babam ve hocam Orhan Yavuz’dur. Ona sizlerin huzurunda bir kere daha teşekkür ediyorum.

Takım olmaya gelince ortak ruhu sağlayamazdan başarı maalesef gelmiyor. Başarının gelmesi için ise biz sporculara çok iş düşüyor. En önce yaptığımız işe inanmalı ve çok çalışmalıyız. Uzun vadede düşünmemiz şart. Ancak bu şekilde irademiz güçlenir. Maalesef özellikle yeni nesil genç arkadaşlarımızda biraz bunların eksiklerini görüyorum. Sporun nankör olduğunu unutmamak gerekir. Yoksa kısa sürede silinip gideriz. Bunu ömür boyu süren maraton olarak görmeliyiz. Türk voleybolcusu gerçekten kapasiteli ve yüksek tekniğe sahip ama yeteri kadar bunun farkında değil. Sporcu kendi kendini de yetiştirebilmeli. Özellikle takım olmak ve fedakar olmak başlıca ilkelerimiz arasında olmalı. Bu düşünce tarzı bizim sosyal hayatta da daha sağlıklı yaşamamıza yardımcı olacaktır.

Yıllar geçtikçe ligimiz daha da güçleniyor. Ülkemize dünyanın tanıdığı yabancı oyuncular gelmeye başladı. Bu da ligin daha seyri güzel bir lig olmasına sebep oluyor. Şu anda play-off yarı final serisi oynayan bayan ve erkek takımlarımızın hepsi üst düzey takımlar. Bu takımlarda hem Türk hem de yabancı birçok kaliteli oyuncu var. Tüm takımların oyuncuları canla başla mücadele ediyor. Bu da maçları keyifli hale getiriyor. Artık voleybolda servis ve servis karşılama büyük önem kazandı. Servis bir silah, servis karşılama da müdafaanın bel kemiği oldu. Ligimiz play-off serisinde elenen takımlara yazık olur hale geldi.

Salonlara baktığımızda ise bazı maçlar dolu salonlara oynanırken, bazı maçlar da boş salonlara oynanıyor. Burhan Felek Spor Salonu ne kadar standart dışı (eski hali) olsa da arka arkaya maçların oynandığı o günleri mumla arayan bir sporcuyum. Çok şükür ben bu sene seyirci keyfini takımım Tokat Plevne’de bolca yaşadım. Son birkaç sene de Tokat seyircisinin küsmesine rağmen özellikle ligin ikinci yarısında dolu salona karşı maçlara çıkmak ve o ambiyansı haftalarca yaşamak çok keyifliydi. Bunu tamamen dayanışma ve irade ile başardık. Yönetimimiz, hocamız takım ve takım için çalışan tüm ekibimizle sağladık. Burada bitmiyor tabiî ki. Tüm takımlar ve sporcular sezon bitiminde bir sonraki sezon için çalışmalara başlıyor. Ölü sezonu sporcuların aktif dinlenme ile geçiresi gerekir. Tüm Yoksa vücudumuz uzun vadede bizi yarı yolda bırakır. Her yapılan şey kendimiz için, arkadaşlarımız için ve takımlarımız için. Bir gün profesyonel sporculuk hayatı biter. Bu yüzden bu günlerin değerini bilelim ve keyfini çıkaralım.

Şu anda maçları devam eden tüm takımlara ve camiamızdaki herkese şimdiden gelecek sene için başarılar diliyorum.

Türkiye Voleybol Ligi için emek sarf eden basınımıza, federasyonumuza, kulüplerimize, antrenörlerimize, sporcularımıza ve kulüplerimizdeki çalışanlarımıza başarılar dilerim.
Her şey voleybol için….         


Haberi Paylaş

Comments are closed.