Didem Marangoz, 29 Temmuz 1995 doğumlu. 178 santimetre boyunda, libero. Genç Milli Takımın yeni yüzü. Gayreti ve çalışkanlığı ile göze batıyor. “Oyuncularımızı tanıyalım” dizisinin konuğu oldu. Didem Marangoz’la Ankara’da, Koç Müzesinde söyleştik.
Voleybola 2003 yılında İstanbul Üniversitesi Spor Kulübünde başladım.
Kulüp alt yapısının kapanmasıyla ilk antrenörüm Adil Ok tarafından Galatasaray Spor Kulübü’ne yönlendirildim. Voleyboldan önce bir yıl kadar basketbol oynadım. Basketbol takımında tek kız bendim, biraz zor oluyordu!
Bir süre sonra voleybol daha çekici geldi, tercihimi voleyboldan yana kullandım ve bu sporu çok sevdim, içinde kaldım. Spor yaşantım boyunca ailemin desteğini her zaman hissettim. Voleybolda bugün Genç Milli Takım formasını giyiyorsam Adil Ok, Filiz Uludağ, Sedat Boran, Ferhat Köseoğlu ve Ataman Güneyligil’in bana verdiği emeklerin sayesindedir. Onları hiç unutmayacak ve şükranla anacağım.
Önümüzdeki yıl üniversite eğitimim için yurtdışına çıkma planım var. Bu konuda bir kaç görüşme de yaptım. Yurtdışında eğitim yapma planım hayata geçerse, voleybol yaşantıma da orada devam edeceğim.
Bu arada, A Milli Takımımızın bizi gururlandırdığını mutlaka söylemeliyim. Önce Olimpayatlara katılma hakkı elde ederek tarihe geçtiler. Ardından Grand Prix gibi çok prestijli bir turnuvada üçüncü oldular. Londra 2012’de de gruptan çıkmayı, aslında madalyayı küçük farklarla kaçırdılar.
Şimdi iş bize düşüyor. Kişisel olarak 2020 Olimpiyatlarında A Milli Takım kadrosunda olmak, bu kadro ile madalya kazanmak istiyorum.
2020’ye 8 yıl kaldı. Bu süreyi çok iyi değerlendirmem gerekir diye düşünüyorum. Kendimi geliştirerek bu sürece hazırlamalıyım. Önümde çok beğendiğim, örnek aldığım iki isim var; Gizem Güreşen ve Gülden Kayalar. Onlardan feyz alıyorum.
Genç Milli kadrosundaki yeni isimlerden biriyim. Takım arkadaşlarım geçen yıl çok iyi işler çıkardılar. Aynı başarıların bu yıl da yinelenmesini istiyorum. Gençler kategorisinde Avrupa Şampiyonu olmak için elimden gelen katkıyı vermek istiyorum.
Bu şampiyonluğu benim için bir başka anlamı var. Kendime söz verdim; Avrupa Şampiyonu olursak, bunu Galatasaray’da birlikte oynadığım, en yakın arkadaşım, geçen yıl kaybettiğimiz Ayşe Himmetoğlu’na adamak istiyorum.
Bizi destekleyin
Elde edilen başarının sürekliliğini kanıtlamak, bu takımın A Milli Takım olma yolunda ilerlediği mesajını rakiplerimize vermek için Ankara’da yapılacak Avrupa Şampiyonasında başarılı olmalıyız. İyi bir takımız, gerçekten çok iyi hazırlanıyoruz. Takımdan da öte artık bir aile olduk. Arkamızda 70 milyonluk başka bir aile olduğunu biliyoruz. Onların gönülden, Ankara seyircisinin de tribünden desteği ile 26 Ağustos’ta buradan şampiyonluk kupası ile çıkacağımıza inanıyorum.
Comments are closed.