Salihli Belediye Spor’un formasını giyen başarılı liberoyla keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
-Öncelikle kendinizden bahsedebilir misiniz? Voleybola nasıl başladınız?
1985 Beyoğlu doğumluyum. Samsun 19 Mayıs Beden Eğitimi Öğretmenliği mezunuyum. Voleybola ilkokul 3’te başladım ve uzun yıllar Samsun DSİ’de oynadım. Aslında aklımda hiç voleybol oynamak yoktu ama bir gün ablamı izlemeye gittiğimde bende oynamaya karar verdim ve bundan sonra voleybol hayatımın vazgeçilmezi haline geldi.
-Unutamadığınız bir maç var mı?
Aslında unutmadığım birçok maç var. Samsun DSİ’de iken Ankara’da oynadığım dörtlü final maçını 14-9 geriden gelerek kazanmıştık. Yaşadığım o sevinç hala gözlerimin önünde. Geçen sezon Salihli Belediyespor’dayken Türkiye kupasında, ilk 8’e girip Vakıfbank’la oynadığımız maçı da unutamam. İlk kez bir maça kaybedeceğimizi bilerek çıkmıştık. (: Ama yine de bizim için çok güzel bir tecrübe olmuştu. Unutamadığım kötü bir anım da Samsun DSİ’deyken 2 kez lige çıktık, birinde 2. Ligden devam ederken diğerinde takımımız kapatıldı.
-Sahada size özel bir lakabınız var mı?
Sahada birçok lakabım var. Genelde Zero (ismimin kısaltılmışı 🙂 diye hitap ederler. Bunun dışında Fındık Kurdu, Atom Karınca, Minni diye lakaplarım vardır.
-Ailenizin voleybola bakış açısı nasıl?
Ailem voleybol konusunda hiçbir zaman bana karşı çıkmadı. Her zaman yanımda oldular. Buradan onlara verdikleri destek için çok teşekkür ederim.
-Örnek aldığınız voleybolcu var mı?
Gülden KAYALAR. DSİ’nin alt yapısındayken hep onu izlerdim. O kadar çabuk ve hırslıydı ki her zaman idolüm oldu. Kendisine voleybol hayatında başarılar diliyorum.
-Voleybolda en önemi meziyetiniz?
Hırslı olmam, kaybetmeye tahammülümün olmayışı ve mücadeleyi son sayıya kadar bırakmamam.
-Voleybol dışında neler yapıyorsun?
Voleybol dışında aslında çok da fazla bir şey yapamıyorum. Vakit buldukça geziyorum ve arkadaşlarımla zaman geçiriyorum.
-Son olarak ne söylemek istersin?
Böyle bir imkânı bana sağladığınız için size ve Voleybolun Sesi ekibine çok teşekkür ediyorum. Üzerimde emeği geçen antrenörlerime çok teşekkür ediyorum.
Bütün ailelerin de çocuklarını spora yönlendirmesi gerektiğini düşünüyorum.
Söyleşi: Recep Ekin
Comments are closed.